Gönderi

Reformdan önceki Akademi, stoacıların doğrudan meydan okuduğu bir dinsel iddia belirlemiştir. Platon, son yapıtı Yasalar’da, gök cisimlerine tapmayı savunmuştur ve güneşi, zorunlu bir devlet kültünün nesnesi olarak görmüştür. Spevsippos ve Senokrates, beş yüzyıl sonraki yeni-Platonculuğun habercisi olan bir felsefi din formüle etmiştir. Saf Varlığın Birliğinde toplanan varoluşun hiyerarşisi olarak sayılara tapılmıştır (DSB, 1981:14:535; Dillon, 1977:11-38)
Sayfa 143Kitabı okudu
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.