Gönderi

El-Gazzâlî’nin felsefesi bir anti-felsefedir. Gelenekçi tepkinin büyük temsilcisidir ama asıl olarak merkez ağdan karşı tarafa geçip felsefenin silahlarını kendisine karşı kullandığı için büyüktür. Eleştirmiş olduğu İbn Sina gibi, el-Gazzâlî de Müslüman entelektüellerin kültürel sermayesi hakkında etkili bir genel bakışa sahiptir. Onların görüşünü çürütmeden önce ihtimamla ele alır ve görüşleri ateş püskürerek değil, en yüksek kanıtlama tekniklerini kullanarak çürütür. Filozofların Tutarsızlığı adlı eserinde, rakipleri tarafından ileri sürülen önemli önermelerin kanıtlarını inceler ve daha katı mantıksal ölçütlere göre onları kusurlu bulur. Başlıca silahı, daha sonraları Avrupa’da Hume’la meşhur olan argümanlara benzer argümanları kullanarak zorunlu nedensellik kavramına saldırmaktır. El-Gazzâlî’ye göre, zorunluluk mantıksal ilişkilerle sınırlıdır; olasılık zorunluluğu dışta tutar ve bu nedenle bu dünyadaki şeyler yalnızca gönüllü bir eylemin nedeni -Tanrı’nın iradesi- aracılığıyla aktüel hale gelebilir.
Sayfa 504Kitabı okudu
2 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.