Gönderi

335 syf.
·
Puan vermedi
Alain de Botton'ı Aşk Üzerine kitabıyla tanımış ve çok sevmiştim. Bu, okuduğum ikinci kitabı ve kesinlikle pişman olmadım. Botton bu kitapta çok güncel ve evrensel bir konudan bahsetmiş. Statü endişesi. Dediğim gibi güncel ve evrensel bir konu. Öyleydi, öyle ve öyle kalmaya devam edecek. Her insan hayatında az veya çok statü endişesini tatmıştır ne de olsa. Kitap resmen bir tez gibi yazılmış. Önce bir sorun ortaya konulmuş, bu sorunun birey üzerinde ne gibi etkilere yol açtığı anlatılmış. Ardından kitap iki ana bölüme ayrılmış. Statü endişesinin nedenleri ve buna getirilebilecek çözümler. Eserde konular ve anlamlar arasındaki geçişler o kadar sağlam ve yumuşak ki. Neden - sonuç ilişkileri çok başarılı aktarılmış. Yazar bahsettiği nedenler ve çözümlerle ''snoplara göre'' deyim yerindeyse ''kaybedenlerin'' sözcüsü, avukatı olmuş; eser ise ''kaybedenlerin'' manifestosu olmuş. Kitap, pek çok ''antikahramanlardan'' ve onların yaşamlarından bahsederek böylesi insanların sırtlarını sıvazlıyor gibi, statü endişesine kapılıp gözü yaşlı olanlara bir peçete uzatıyor da sizinle dertleşiyor gibi. Tam anlamıyla felsefenin tesellisi... Statü; özümüze, yani ‘’çekirdek alandaki biz’’e ait bir kavram değildir. Botton vermiş olduğu basit bir örnekte bu durumu şu şekilde ispatlamış: ‘’… en aşağılık yalaka bile bir başkasıyla arkadaşlık etmesinin gerçek nedeninin onun gücü ya da şan şöhreti olduğunu itiraf etmez. Bir yere yemeğe davet edilişimizin altında böylesine değişken ve onur kırıcı nedenlerin yattığını bilmek kimsenin hoşuna gitmez; çünkü sahip olduğumuz statü gerçek ve indirgenemez benliğimizin dışındadır.’’ (s.28) Eğer biri bizi sahip olduğumuz mevki dolayısıyla yanında tutuyorsa bundan memnun olmayız. Peki neden? Çünkü içten içe biliriz ki mevki bizi oluşturmaz, yalnızca şuanda sahip olduğumuz bir şeydir… Ne kadar da basit fakat bir o kadar etkili bir örnek değil mi? … Kitapta nedenler ve çözümler araştırılırken ‘’snopluk’’, ‘’meritokrasi’’ gibi yeni kavramlar öğrenirken bir yandan kendi iç psikolojimiz ve toplum psikolojisine değinecek, tarihte Sanayi Devrimi öncesi ve sonrasına yolculuk yapacaksınız. Sanat, siyaset ve dinin tesellileriyle yüzünüzde bir tebessüm oluşacak. Kısacası, kitap akıcı bir roman gibi sizi sürükleyecek.
Statü Endişesi
Statü EndişesiAlain de Botton · Sel Yayıncılık · 2021887 okunma
·
40 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.