Sanatın da bir suç olduğunu o zaman anladım. Ama gerçekliğe karşı bir suç. Tıpkı cinayetin bir kişinin bedensel bütünlüğünü tartışma konusu etmesi gibi, bitmek bilmez dönüşümleriyle dünyanın ve toplumun bütünlüğünü tartışma konusu ediyor. Bir sanat eseri soluk keser, kalp atışımızı hızlandırır, biçimlerle, renklerle ve seslerle ilişkimizi değiştirir. Ölecek kadar değişmesek de, o ana dek tanıdığımız gerçeklik ölerek yerine daha karmaşık, daha tuhaf olan bir başkası gelir. Aynı zamanda da daha güzel.