Normalde biz kitapseverlere en sevdiğimiz kitap sorulunca donup kalır hiçbir kitabı diğerinin üstüne koyamayız ki ben de dün bu "şaheseri" bitirene kadar bu durumdayım ama şuan kendimden çok emin bir şekilde söyleyebilirim ki bu kitap okuduklarımın arasında en iyisiydi. Kitabi bitirdikten sonra dedim ki ben bir daha nasıl başka bi kitabi okuyabilcem, bu kitaptan sonra her şey bana çok basit gelmeyecek mi? O derece yer etti bende.Belki siz okurken basit bulur hatta nefret edersiniz ama bana hem çok güzel hem de çok acı şeyler hissettirdi. Sanki Elio bendim ve Oliversız onca yılı ben yaşamıştım, yaşanabileceklerin ardından da yas tutan bendim.Elio ve Oliverin ilişkisi dışında kitabın o kadar güzel bi atmosferi var ki resmen denizin o tuzlu kokusunu, yaz güneşinin sıcağını hissedebiliyosunuz.Ayrıca Elio ve babasının sahnesi... Ya ne diyeceğimi bilemiyorum gerçekten çok çok güzeldi, çok iç burkucuydu.Her neyse dramatik bi insan olarak binlerce kelime yazabilirim kitapla ilgili ama kısaca ancak bu kadar aciklayabildim ne kadar sevdiğimi, her ne kadar sonu hatta tüm kitap somut anlamda canımın acımasına sebep olmuş olsa bile. Çok çok güzeldi.