Ahmed Beyatlı Bey anlatıyor;
"Akşam yemeğinde dâvetlilerden birisi bana döndü ve alay edercesine şöyle dedi:
– Sözlerinden anladığım kadarıyla şeriat hükümlerini tatbik etmek ve bizi geriye götürmek istiyorsun... Öyle mi?
Ona soruyla cevap verdim:
– "Geriye" deyince, nasıl yani?
Yüz yıl önceki hâlimizi mi