Gönderi

169. Derken, onların ardından, Kutsal Kitabın sorumluluğunu devralan bozuk bir nesil geldi. Onlar, Allah’ın ayetlerini gizleme veya bozup değiştirme karşılığında, şu değersiz dünyanın gelip geçici menfaatlerini alıyorlardı. Bütün bunları yaparken de, “Nasıl olsa tövbe eder ve eninde sonunda bağışlanırız!” diyorlardı. Sonra güya tövbe ediyorlar, fakat karşılarına benzer bir menfaat çıkınca, tövbelerini unutarak onu da alıyorlardı. Peki onlardan, “Allah hakkında, yalnızca gerçeği, doğruyu söyleyeceksiniz!” diye Kutsal Kitapta söz alınmamış mıydı? Üstelik onlar, kitaptaki bu hükümleri defalarca okumamışlar mıydı? O hâlde, sizi yeniden Kitaba dâvet ediyorum! Unutmayın ki, dürüst ve erdemlice bir hayat yaşayarak kötülüğün her çeşidinden sakınanlar için âhiret yurdu, bu dünyanın gelip geçici nîmetlerinden daha hayırlıdır, hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız?
Sayfa 215Kitabı okudu
·
36 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.