Kitabımız ihtiyar bi balıkçının avlanmaya çıkmasıyla başlıyor. Kısa bir kitap zaten ve kitap boyunca Santiago’nun avlanırken başına gelen talihsiz olayları okuyoruz. Kitap beni öncelikle çok etkiledi çünkü baktığın zaman Santiago balıkçılıkta çok iyi sayılmaz ama yine de bunun için dünyaya geldiğine inanıyor. Doğma sebebinin bu olduğunu düşünüyor. Ve kitap boyunca pes etmek ya da umutsuzluğa kapılmak bi seçenek dahilinde bile değil onun için… Kayığıyla yola çıktığında bi balık görüyor ve onu çok etkiliyor ardından peşine düşüyor ama balığa odaklanmaktan çok fazla açıldığını fark edemiyor. Ve biz kitap boyunca başına gelen talihsizlikleri okuyoruz ama bana kalırsa kitabın konusu başına gelen olaylar değil, asıl konusu başına gelen olaylarla mücadele ediş şekli… Hamingway’in böyle bir karakter yazabilmiş olması beni çok şaşırttı açıkçası. Çünkü av tüfeğiyle kafasına sıkan bi adam nasıl bu derece umut dolu bi karakter yazabildi benim için bi soru işareti…