Gönderi

Ak ağacın çiçek açması
Sonunda bir gün Gandalf ortalıklardan yok oldu . Gandalf, Aragorn'u gece çıkarmıştı Şehir'den ve onu Mindolluin Dağı'nın güney eteklerine götürmüştü; orada asırlar önce yapılmış, artık kimsenin gitmeye cesaret edemediği bir yol buldular. Çünkü yol, dağdan çıkarak sadece kralların gitmesi âdet olan, yüksekteki kutsal bir yere gidiyordu... ...Aragorn, arkasında karlı eteklerden aşağıya inen taşlı bir yamaç vardı; bakarken, bu boş yerin ortasında tek başına yetişmekte olan bir şey olduğunu fark etti. Oraya tırmandı ve tam karların kenarında üç ayaktan daha uzun olmayan bir ağaç fidanının fışkırmış olduğunu gördü. Fidan daha şimdiden üstü kara,altı gümüş renkli uzun ve biçimli yapraklar sürmüştü ve körpe tepesinin tam üzerinde, üzerine güneş vurmuş kar gibi parlayan beyaz çiçeklerden minik bir öbek vardı. Bunun üzerine Aragorn şöyle haykırdı: "Yél utúvienyes! Buldum onu! İşte! En Yaşlı Ağaç'ın yavrusu burada! Lâkin buraya nasıl gelmiş? Çünkü kendisi henüz yedi yaşında bile görünmüyor... ...Ve yukarı gelip fidana bakan Gandalf şöyle dedi: "Gerçekten de zarif Nİmloth'un soyundan gelen bir fidan; o da Galathilion'un bir fidesiydi ve o da birçok ismi olan En Yaşlı Ağaç Telperion'un bir meyvasıydı...Burada dağın içinde gizlenmiş yatıyordu, tıpkı Elendil'in soyunun Kuzey'deki ıssız topraklarda gizlendiği gibi." Bunun üzerine Aragorn elini kibarca fidanın üzerine koydu ve o da ne! Fidan sanki toprağa hafifçe tutunuyormuş gibi hiç hasar görmeden sökülüverdi; Aragorn onu Hisar'a geri götürdü. Sonra kurumuş ağaç söküldü ama büyük bir hürmet ile; bu ağacı yakmadılar, Rath Dinen'in sessizliğinde dinlenmesi için bıraktılar. Ve Aragorn yeni ağacı avludaki kaynağın başına dikti; büyük bir hızla ve memnuniyetle büyümeye başladı fidan; haziran ayı geldiğinde gelin gibi çiçek açmıştı. "İşaret geldi," dedi Aragorn, "artık o gün de pek uzak sayılmaz."
·
43 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.