Gönderi

Osmanlıların büyük güçlerde olmayan en büyük ikilemi, Çarlık Rusyası bir ölçüde dışarıda bırakılacak olursa, sanayileşmiş ülkeler arasında patlayan cehennemi bir savaşa, hem de sadece savaştığı cephelerin çeşitliliğine bakılacak olduğunda görülebileceği üzere, sanayileşmiş bir büyük güçten beklenen tüm rolleri de üstlenmiş olarak katılmak zorunda kalmış olmasıdır. istatistik, Rusya'daki demiryollarının Osmanlı İmparatorluğu'ndaki demiryollarından tam on bir kat daha uzun olduğunu göstermektedir. Bir diğer sanayileşme göstergesi olarak, Osmanlı İmparatorluğu'ndaki kömür üretimi sadece 600.000 ton civarındayken, Rusya'da 16.2 milyon ton, yani neredeyse otuz kat daha yüksekti. Öte yandan, imparatorluktaki yaygın muafiyet sistemi yüzünden nüfusu zaten hasımlarından daha az olan Osmanlılar, yeterli sayıda asker de celp edemiyorlardı. Celp oranı Rusya'da da düşük olmakla beraber Osmanlılardan tam beş misli nüfusa sahip olan Çarlık, sayıca güçlü ordulara sahip olmakta fazla bir sıkınuyla karşılaşmıyordu. Nihayet Rusya, Osmanlı İmparatorluğu'ndan daha zengin, her ne kadar “milletler zindanı” olarak anılmaktaysa da çok daha mütecanisti, Osmanlı İmparatorluğu'nun yüz yıldır ayrılıkçılıkla mücadele etmesine karşılık, Çarlık'tan ayrılıp da bağımsızlığını kazanan bir ulus daha görülmüş değildi.
Sayfa 360
·
38 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.