Gönderi

"Eğiliver sokayım iki tutam az mıdır Lâle ile sünbülü başına ey nevcivan Bizim eve gelesin, ben kuluna veresin Selâmüke aleyküm, diyem aleykümselam Bizim eve gelince ite ite girdirem Dış kapıdan içeri izzet ile ve'l-ikrâm Bacakların kaldıranı, dibine dek daldıram Ayağına çizmeyi, olasın yola revân Önüne diz çökeyim, ılık ılık dökeyim Ol gümüş ibrik ile destine âb-ı revân Ruhsatınla çıkarıp iki yana sallayım Şu kılıcı kalmasın dünyada sana düşman İzin ver de sarılıp kucaklayıp öpeyim Eşiğinin taşını, toprağını ey sultân Sen önümdem gidesin, ben ardından sokayım Ard eteğin beline, çamur olmasın ammân Gel gidelim hamama, sürtüştürem ben sana Kese ile sabunu, rahat etsin cism-ü can Mest oluben içirem, tükrükleyip geçirem Parmağına ey sultan, hâtem-i zerrîn-nişân
·
68 görüntüleme
martı martıoğlu okurunun profil resmi
Dördüncü Murad, şairlerden birine, "Bana öyle bir gazel yaz ki, ilk mısralar çok ağır bir anlam versin, ikinci mısralar bu anlamı silsin ama şiirin metninde bir kesinti olmasın" diye buyurduğu şairinin çıkardığı iş. Her şeyi boş verebilirim de, o zaman bu yana küfür kalıplarının değişmemiş olması cidden çok ilginç
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.