Etkinlik kitapları okumaya devam diyelim önce :)
"Sen ne yapmışsın be Tolstoy!" diyerek okuyup bitirdiğim bir kitap oldu Kreutzer Sonat. Kitaba yaraşır bir okuma için, kulaklığımı taktım ve Beethoven 9 nolu sonatını dinlemeye başladım. Bir yanda müzik diğer yanda Tolstoy. Bir yanda kemana ve piyanoya giden aklım, diğer yanda kitabın Doris Lessing tarafından yazılan önsözünü okurken düştüğüm dehşet...
"Diriliş", "Anna Karenina", "Savaş ve Barış", "Ivan İlyiç'in Ölümü" gibi başyapıtlara imza atan bir Tolstoy var evet. Ama bir de "Kreutzer Sonat" yazan Tolstoy var karşımızda. Cinsellikten nefret eden, insanlığın sonu gelse bile cinsellik konusunda hayli katı olan Tolstoy'un (tabi fanatik bir Hıristiyan olduktan sonrayı kastediyorum) yazdıklarına hayret ederek okudum eseri. Cinselliği "insanın değerini düşüren" daha doğrusu "kadının değerini düşüren" bir olgu olarak görüyor Tolstoy. Bir bireyin dünyaya gelmesi cinselliğin tek iyi tarafıdır Tolstoy'a göre. (13 çocuğunun olmasının açıklaması da budur.) Bunu ve daha birçok düşüncesini zaten kitabı okuyanlar net bir şekilde göreceklerdir.
Kısaca konu şöyle; (zaten gerçek bir olaydan esinlenmiş Tolstoy) Pozdnişev adında bir kahramanımız var. Ve yaşadığı hovarda hayattan, yaptığı bir evlilikle elini eteğini çekiyor. Bir tren yolculuğunda da karşısında bulunan kişiye bu evliliğin nasıl kâbusa dönüştüğünü anlatmaya başlıyor. Ama nasıl bir anlatım! Bir durulup bir yükseliyor kitap. Biraz sakin giderken öyle bir cümle söylüyor ki Pozdnişev; hem heyecanlandırıyor hem de sarsıyor okuyucuyu. Tolstoy yapıyor Tolstoyluğunu yani!
Kitabın sonunda da Tolstoy tarafından, esere gelen sansürler ve eleştirilere cevap niteliğinde bir Sonsöz var. Ki burada yazdığı bir cümle kitap biterken daha çok sarstı beni. Cümle şu;
"İnsanlar çocuklarını hayvanların yavrularını yetiştirdikleri gibi yetiştirmemeli, onları yetiştirirken güzel, tombul bir beden dışında kendilerine başka amaçlar edinmelidirler."
Cümleye bakınca ana fikir konusunda Tolstoy'a katılsam da söyleniş biçiminin nahoşluğu farklı hisler uyandırdı bende. Tabi bu cümle sadece düşüncelerinin bir kesiti, daha neler var neler... Yani eleştiri ve sansürle karşılaşan eserindeki görüşlerini yineleyip pişmanlık duymadığını da ekler Tolstoy.
Değerli ve farklı bir kitap olduğunu düşünüyorum ben, her ne kadar bazı cümlelerden rahatsız olsam da. Başyapıtlarını okuyan biri olarak, Kreutzer Sonat'ı da ayrı bir yere koyuyorum. Hakkını vermek gerektiğini düşünüyorum eserin. Bence okuyun :)