Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Mektup iyileştirir.
"Asıl dikkate değer olan göndermeye niyetli olmadığımız bir mektubu yazıp saklamaktır" demiş psikanalist J. Lacan. Kaç mektup sakladınız bugüne kadar? Ya da daha gerçekçi bir soru; kaç mektup yazdınız bugüne kadar? Sevdiğinize, sevmediğinize, dostunuza, sinirlendiğinize, kendinize, çocukluğunuza ya da yaşlılığınıza kaç mektup biriktirdiniz? Denediniz mi hiç mektupla iyileşmeyi? Mektup iyileştirir. Mektup diyorum, mail demiyorum. İlla kağıt ve kalem olmalı. Diğer türlüsü güç. Ne diyor Haşmet Babaoğlu Lacivert Dergi sayı 45'te; "Şimdi Kafka'nın Milena'ya mektubundaki şu cümlesi geliyor aklıma: "Beni istasyonda uğurlarken gördüğüm yüzünü anımsıyorum. Unutamayacağım bir doğa olayıydı Milena: Bulutlardan değil kendiliğinden gölgelenen bir güneştin sanki." İnsana bu sözler ancak bir kalemle kağıda yazılır gibi geliyor. " ne kadar haklı değil mi? Latife tabii diyerek devam ediyor ama bence değil. Mektup önemli. Sevdiğinin elyazısını görmeden nasıl sever insan?
··
21 görüntüleme
Metin T. okurunun profil resmi
Bir film izlemiştim. Çok uzaklarda kaldı. Mektupla kurulan bir evlilik vardı. Gıyabında. Biribirini göremeden daha. Bir kanserli Japon kızı bir de, ya Pakistanlı ya da Bangladeşli bir genç. Genç, kızcağıza yardım etmek için o kadar çok çırpınıyordu ki, anlatamam. İngilizce yazışıyorlardı elbette. O kadar talihsizlikler geliyordu ki gencin başına, yarabbim, coğrafyamız gerçekten de kaderimiz midir, diye düşünmeden edememiştim. Yine de yılmayan çocuk, kansere şifa diye satılan çeşitli bitkileri alıp kıza yolluyordu. Tüm maaşını buna harcıyordu. Bir gün çocuk dayanamadı, telefon etti kıza. Hem de maaşının yarısını verdi jetonlara. Ve ne oldu biliyor musunuz Meltem Hocam? Biribirlerini tek kelime anlayamadılar. Çünkü biri Bengal İngilizcesi diğeri Japon İngilizcesi konuşuyordu. Ne kadar hüzünlüydü o sahne yarabbim. İşte o zaman ben, mektubun büyüsünü anladım. Milena'ya Mektuplarda benim de hiç unutamadığım bir cümle vardı. Onu paylaşayım bari. Diyordu ki Kafka, "Yalnız şundan söz etmek istiyorum bugün: Mektuplarınızı iyice okumadım daha, çevresinde dolandım, ışığın çevresinde dolanan pervane gibi...Ben de birkaç kez yandım.” Kaleminize sağlık efendim. Bizi çok uzaklara götürdünüz.
3 önceki yanıtı göster
Meltek okurunun profil resmi
Ahh buna bayıldım Metin Hocam çok teşekkürler. Mektubun tarihini anlatan bir kitap okumuştum orada da mektupla başlayan bir aşkı anlatıyordu. Normalde de tanışıyorlar ama çocuk askere gidene kadar hiç o anlamda bakmıyorlar birebirlerine. Çocuk askere gidince başlayan mektuplaşmalar çok büyük bir aşka dönüşüyor. Çok acayip gelmişti bana ne büyülü bir şey :)
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Ramazan Kudat okurunun profil resmi
Siteye gelmeden önce 1 2 defa yazmışımdır. Siteye geldikten sonra her kitaplaşmada az demeden yazıyorum kendimce. 20yi geçtim bu şekilde devam eder umarım. Sitenin güzel yanlarından biri diyelim :)
1 önceki yanıtı göster
Meltek okurunun profil resmi
Ne güzel Howl devamı da çokça gelir umarım :) Ben de arkadaşlarıma hazırladığım her hediye için mutlaka bir de mektup eklerim. Belki şuanda her gün görüştüğüm insanlar belki de hiç yüzyüze görüşmediğim insanlar ben kendimi en iyi mektupla ifade edebiliyorum sanırım :)
Eylül Türk okurunun profil resmi
Mektup denince aklıma 'Göl Evi' geliyor.Defaatle izlenesidir.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.