Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

128 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
"Biyografi yazanlar, benim için gerçek şölenlerin hazırlayıcısıdır." Montaigne’in bu sözüne karşılık yüzyıllar sonra da olsa Stefan Zweig’in hazırladığı biyografi çalışması: "MONTAIGNE" Sevdiğim iki başarılı yazarı buluşturan bu eseri okumak; benim için hem büyük bir zevk, hem de iki yazarı da tanıma açısından bir fırsat oldu. Zweig’in hikaye ve roman türü dışında okuduğum ilk eseri, yine yakın zamanda okuduğum Amerigo’ydu. Zweig’in tarih ve biyografiyi birleştiren okuduğum ikinci eseri de "Montaigne" oldu. Bu eserde Zweig’in akıcı üslubunun yanında geniş bilgi kültürünü, araştırmacı, koleksiyoncu yönünü de görebiliyoruz. Kitapla ilgili görüşlerimi yazarken elbette Zweig ve Montaigne’den bolca alıntı yapmış olacağımı, kitapla ilgili de ayrıntı bilgi – “spoiler” verebileceğimi baştan belirteyim. Montaigne’in hayatını anlatan bir sinema filmi var mı, bilemiyorum. Fakat bunu düşünen yapımcı varsa, bu yaşam öyküsünü senaryolaştırmakta pek zorluk çekmeyecektir. Çünkü Zweig bu eserde, Montaigne’i duru, net ve sanki elinde büyütmüş gibi tüm detaylarıyla anlatmış ve gerçekten bir şölenin hazırlayıcısı olmuş. Denemeler’i okuduğumda Montaigne’i kusursuz bir kişi olarak düşünmüştüm. Verdiği mesajlar, düşünceleri, fikirleri adeta mükemmeldi. Bu eseri okuduktan sonra ise sadece mükemmel bir yazar olduğunu düşünmeye başladım. “Kusursuz bir insan” ise, anlatım bozukluğu olan bir sıfat tamlaması. Hepimiz bir insanız sonuçta, hatalarımız elbet olacak. Montaigne’in de zaafları, kusurları, hataları olmuştur. Zweig, Montaigne’in biyografsini bizlere sunarken olumlu, olumsuz yönlerini ve yaşadığı tarihi de önümüze sererek geniş boyutlu düşünmemizi sağlıyor. Çoğu ünlü kişinin hayatına baktığımızda zor geçen çocukluk, ekonomik sıkıntılar, yoksulluk gibi şartların nüksettiğini görürüz. Bunların aksine Montaigne, yani küçük Michel, babasının ekonomik gücünün gölgesinde, bir şatoda doğup büyümüştür. Gençliğinde de önemli mevkilere gelmek, siyasette yer edinmek istemişse de hep babasının gölgesinde kalmıştır. “İktidar sahiplerine öğüt vermeye, bağnazları yatıştırmaya çalışmış, buna karşılık onunla ilgilenen çıkmamıştır” (Sayfa 87) Yaşam keşmekeşinde hepimiz gibi sürüklenip gitmiş, sesini duyurmaya çalışmıştır. Ta ki 38 yaşına kadar… Montaigne'in 38 yaşında ailesinden ve insanlardan kendisini soyutlayıp şatosuna hapsettiğini bilirsiniz belki. Ama bu hapsoluş, aslında özgürlüğe bir uçuştur. Bilgiye, hayat ve en önemlisi kendisine, kendini tanımaya doğru yol alan bir özgürlük yolculuğuna çıkar Michel. Kendisi ile birlikte “insanoğlu”nu arama yolculuğu…Kütüphanesinde, yani kendi krallığında hükmetmeye başlar. Kitaplar insanlar gibi değillerdir çünkü. Kapağını kapattığımızda susarlar. Sıkıldığımızda konuyu değiştirme şansımız da vardır. Yaşamın tüm olanaklarından kendini soyutlayıp “kendi”ni arama yolculuğu tam 10 yıl sürer Michel’in… On yılın sonunda anlar ki, insanı tanımak ve anlamak insanla iç içe olmaktan geçer. Soyut yolculuğu bırakıp gerçek yolculuklara atıverir kendisini. Ülke ülke, coğrafya coğrafya gezerek insanı müşahhas olarak keşfe çıkar. “Bu yolculukta görülmeye değer yerler arama peşinde değildir; çünkü farklı olan her şey, ona göre görülmeye değerdir. Tersine herhangi bir yer çok ünlüyse eğer, Montaigne orayı görmekten kaçınmayı yeğler; çünkü orayı zaten çok kişi görmüş ve anlatmıştır.” (Sayfa96) Fakat o da bir insandır ve bu uzun yolculuklarda hastalıkları da onun bedeninde yolculuğa çıkacaktır. Basılan kitapları vesilesiyle herkes tarafından bilinmeye başlamıştır elbette. Babasının gölgesinde kalmaktan çıkmış, Michel de Montaigne olmuştur artık… İnsanlar ona makam ve mevkiler sunmuş, kendileri onun fikirlerine muhtaç olduklarını anlamışlardır. “Montaigne, genç bir insanken resmi mevkilere talip olmuş, ama talip oldukları kendisinden esirgenmiştir. Şimdiyse bunlar ona zorla kabul ettirilmektedir.” (Sayfa 104) Ve o da siyasete girmeyi kabul etmiştir. Ama dedik ya kusursuz bir yazar olan Montaigne, kusursuz bir insan değildi ki. Belediye başkanlığını ifa etmiş; fakat o yıllarda ortaya çıkan veba salgını sonrası şehrini terk edip kaçmıştır. “Hayatın kitabını sanki son sayfaya gelinmişçesine kapatabilmek olanaksızdır.” Kendisi yaşayamazsa, nasıl fikir babası olabilir ki? “Montaigne, güzeli belirgin kıldığı için çirkini sever; erdemi vurguladığı için de kötüyü, budalalığı ve suçu sever.” Salgın sonrası tekrar şehre dönmüş, tekrar başarılı eserler yazmış ve fikirleriyle aydınlatıcı olmuştur. Aile olmayı, başarılı bir ebeveyn olmayı yazılarında kusursuzca anlatmış; ama kendi hayatında çocuklarıyla çok da ilgilenen bir baba olamamış… Eğitimle ilgili parlak düşüncelerine karşın kendi çocuğunun ismini dahi hatırlamadığına dair söylentiler olan bir Montaigne…“Evet, doğrudur: Montaigne, yaşamı boyunca “Nasıl yaşıyorum” diye sormaktan başka bir şey yapmamıştır. Ancak Montaigne’in hayran olunacak ve insanlara yararlı yanı, bu soruyu hiçbir zaman buyruğa dönüştürmemiş, “Nasıl yaşıyorum” sorusunu”böyle yaşamalısın”a çevirmemiş olmasıdır.” (Sayfa 79) Başarılı bir yazarın hayatını başarılı bir yazar anlatırsa biz okurlar da okurken mest oluruz. Zweig’in farklı türden bu eserini okumamda aracı olan
Yasemin A.
Yasemin A.
- https://1000kitap.com/1k-stefan-zweig-okuma-etkinligi--256969 ve incelememi okuyan tüm 1k ailesine teşekkürlerimi sunarak bu kısa yazımı burada noktalandırıyorum:))) “Savaşta ve barışta yalnızca benim olanla yaşadım; hiç kimseden karşılığını yeterince vermeksizin bir hizmet istemedim. Çünkü benim, yargılarına boyun eğdiğim kendi yasalarım ve kendi mahkemem var.” MICHEL DE MONTAIGNE
Montaigne
MontaigneStefan Zweig · Can Yayınları · 20211,338 okunma
··
522 görüntüleme
Elif okurunun profil resmi
Bu kitap aylardır kütüphanemde ve de okuma listemde sırasını bekliyor. İncelemenizdeki alıntılar ve verdiğiniz detaylar sayesinde kitaba hemen başlamaya karar verdim. Denemeler kitabında Montaigne' nin kendini tanımak için verdiği çabadan bayağı etkilenmiştim. Zweig gibi büyük yazardan, Montaigne gibi büyük bir yazarı da dinlemek oldukça etkileyici olacaktır. İnceleme için teşekkürler, emeğinize sağlık.
Kitap Misâfîri okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim. Okuyup beğenmenize sevindim. Eminim kitap da hoşunuza gidecektir.
Bu yorum görüntülenemiyor
Melike okurunun profil resmi
Çok doyurucu bir inceleme olmuş, kaleminize sağlık. :)
Kitap Misâfîri okurunun profil resmi
Okumanız ve yorumunuz için teşekkür ederim.
Suna okurunun profil resmi
Çok güzel bir inceleme yapmışsınız. Emeğinize sağlık.
Kitap Misâfîri okurunun profil resmi
Okumanız ve yorumunuz için teşekkür ederim.
Kaan okurunun profil resmi
Sizce öncelikle denemeleri okuyup bu kitabı mi okumaliyiz ? Fikriniz nedir ?
Kitap Misâfîri okurunun profil resmi
Bence tabi ki öncelikle Montaigne'nin denemelerini okumak lazım. Sevdiğimiz veya okuduğumuz, etkilendiğimiz bir yazarın biyografisini okumak daha etkili olacaktır. Teşekkürler.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.