Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

İçgüdü, her yerde, sanki bir amaç veya maksat kavramıyla uyum içindeymiş gibi görünen ama böyle bir kavramdan tamamıyla yoksun olan bir eylemdir. Tabiat, amacı, eylemde bulunan bireyin anlamaktan aciz veya onun peşinden gitmeye gönülsüz olduğu bir yere yerleştirir. İşte bundan dolayıdır, bir kural olarak içgüdü, sadece hayvanlara, özellikle de anlayışı en az ve en ilkel olanlarına verilmiştir ancak bir de neredeyse sadece şimdi burada tartışmakta olduğumuz olgu söz konusu olduğunda insanlara da verilmiştir, insanın burada güdülen amacı anlama yetisine sahip olduğu doğrudur fakat sonunda kendi bireysel mutluluğuna mal olsa bile onu takip etmesi için gereken şevk ve azimden de yoksundur. İşte bu yüzden, içgüdünün söz konusu olduğu bütün durumlarda olduğu gibi, hakikat, istemin yerine eyleme geçebilmek için bir yanılsama kılığına bürünecektir. Öyle davetkâr bir yanılsamadır ki, bu, bir erkeğin, diğerlerinin arasında, güzelliği kendisine çekici gelen bir kadının kollarında zevklerin en büyüğünü tadacağına inanmasına yol açacak veya özellikle bir tek kişiye yönelmiş olarak erkeği, O kadına sahip olmanın kendisine hudutsuz bir mutluluk vereceğine hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak bir biçimde ikna edecektir.
·
5 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.