Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

56 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
DÜNYAYA LANETİ BULAŞAN BİR MİT: KRAL OİDİPUS
THEBAİ ÜÇLEMESİ #1 Başlamadan: Bu gibi mitlerin bilinmeyen bir şeyi anlatmadığı ve yıllar boyunca dile getirildiği için içerikle ilgili bilgilerle karşılaşmayı da doğal karşılayınız. Yunan tragedyasının en kuvvetli örneklerinden biri sayılan Oidipus’u duymayan yoktur herhalde. Yunan mitolojisinde önemli bir yere sahip olan bu mit kader problemiyle karşımıza çıkar. “Oidipus kadercilikle savaşan insanların başında gelir”. Mitolojideki hikâyeler aktaranlar tarafından küçük ve farklı ayrıntılarla aydınlatılmaya çalışıldığı için elinize geçen farklı kaynaklarda sadece özün aynı olduğu görülür. Örneğin, Kral Oidipus’un öz babası Laios ile bir yol ayrımında karşılaşmaları iki farklı kaynakta(elimde bulunan kaynaklar) iki farklı şekilde aktarılmıştır. Bu karşılaşma sırasında Oidipus öz babası Laios’u –tabii henüz öz babası olduğundan haberi yoktur- öldürür. İlk kaynakta Oidipus’un öldürme sebebi, arabadakilerin yoldan çekilmemesi yüzünden ona bağırmaları ve dalaşmalarıdır. İkinci kaynakta ise araba hızlı gittiğinden Oidipus’un ayağını ezmiş, Oidipus buna sinirlendiği için arabadakileri öldürmüştür. Bu gibi küçük farklar bütüne uyarlandığında ister istemez kafa karışıklıklarına sebebiyet verebilir. Ben bu yazı için Sophokles’e sadık kalacağım. Kral Oidipus’u anlatmadan okumayı daha doyurucu hale getirmek için önce ufak iki hatırlatmanın gerekli olduğunu düşünüyorum. Yunan mitolojisinde tanrılar ve insanlar kadar şehirler de her zaman önemli olmuştur. Eserin geçtiği ve üçlemeye ismini veren yedi kapılı Thebai şehri, çok eski zamanlarda acıklı hikâyelere sahne olmuş, birçok trajedi yazarı konularını bu şehirdeki kahramanlıklar ve facialardan almıştır. Bu yüzden kitap okunurken isim olarak kalması haksızlık olur. Şehrin kuruluş hikâyesi ilginçtir. Bu şehrin ilk kurucusunun Kadmos olduğu söylenir. Şehri sonradan ele geçiren Amphion ve Zethos kardeşler şehri büyütmüşlerdir. Kadmos kız kardeşinin başına gelen felaketi aydınlatmak için bir rahibeye başvurur. Rahibe bunun imkânsız olduğunu bir düvenin peşinden gitmesi ve düvenin durduğu yerde bir şehir kurmasını söyler. Kadmos çaresiz buna uyar, takip eder ve düvenin durduğu yerde şehri kurmaya hazırlanır. Ama şehre su kaynağı sağlayacak kaynaklar bir ejderhanın kontrolündedir. Savaşır ve yener. Dişlerini toprağa serpmesi istenir. Bu serpmeyle birlikte yerden bir ordu çıkar ve bu ordu kendi arasında savaşır. Kadmos sağ kalan beş kişiyle şehrin temellerini atar. Evlenir, çocukları büyür ama aralarında kavgalar çıkınca Kadmos dayanamaz ve eşiyle birlikte şehri terk eder. Sonradan, ilk başta adı geçen kardeşler şehri yönetimlerine alırlar. Amphion’un yedi telli lirinin tellerinden hareketle şehre yedi kapı kurulur. Kısaca şehrin kuruluş hikâyesi böyledir. Kitapta Oidipus’un başına gelecekleri Apollon’un bildirdiği ya da farklı kaynaklarda Apollon’un kâhinlerinin bildirdiği söylenir. Bilinir ki Apollon yunan mitolojisinde güzel sanatlar tanrısıdır. Güzel sanatlar tanrısı olmasının yanında kehanetleri gören bir tanrıydı da. Güneş’i temsil eder. Güneşin her şeyi görmesi gibi o da her şeyi; zenginin sarayını, fakirin evinin içini, denizlerde yüzen balıkları, otlar arasındaki yılanı vb. görür. Bizzat kehanetleri kendi açıkladığı gibi kâhinler de ondan gizli sırları öğrenir ve açıklarlar. Bu da dikkate değer bir diğer noktaydı. Çevirmen bu gibi notları koymamış maalesef. Hikayeye gelelim. Thebai kralları Amphion ve Zethos ölünce başa Kadmos’un oğlu Polydros’un soyundan gelen Laios geçer. Zaten Kadmos tahtı bırakınca yerine bir süreliğine Laios gelmişti. Tekrar kral olan Laios İokaste ile evlenir. İokaste’nin kardeşi Kreon ile şehri yönetmeye başlarlar. Çiftin çocukları olmadığı için Apollon’a giderler. Apollon onlara bir çocukları olacağını ama çocuğun babasını öldürerek annesiyle evleneceğini söyler. Laios çocuk doğduktan sonra onu ayaklarından bağlatarak bir dağa attırır. Dağda çocuğu çobanın birisi kurtarır ve Korinthos kralına verir. Çocuğa “ayağı şişmiş, incinmiş” manasına gelen Oidupus ismini verirler. Oidipus büyür. Bir gün bir tartışma sırasında kendisine uydurma evlat denildiğini duyunca şok olur ve işin aslını öğrenmek için Apollon’un kahinine gider. Aldığı cevap Laios ile aynıdır. Ama kahin gerçek annesi ve babasını söylemez. Bunu duyan Oidipus kehanetin gerçekleşmemesi için şehri terk eder. Yolda başta belirttiğim gibi fark etmeden öz babası Laois’ı öldürür yoluna devam eder. Yolda Thebai şehrine musallat olmuş Sphinks adlı canavarla karşılaşır. Bu canavar şehre girmek isteyenlere bilmece sorar, bilemeyenleri öldürür. Kimse geçememiştir henüz. Bu canavarı geçene ülkenin tahtı ve dul İokaste vaat edilmiştir. Oidipus canavarın bilmecesini bilir. Canavar kendini öldürür. Oidipus vaat edileni almış ve annesiyle evlenmiştir. Annesiyle evlenen Oidupus’un iki erkek iki tane de kızı olur. Tanrılar bu ensest ilişkiye kızarlar ve bu ölümlüyü cezalandırmak isterler. Thebai şehrini kurak topraklara çevirirler. Felaketten kurtulmalarının tek şansı eski krallarını öldüren ve annesiyle evlenen kişiyi bulup cezalandırmalarıdır. Bundan sonrası malum. Oidipus şehre gelen kahinden sonra öldürdüğünün öz babası, evlendiği kişinin ise annesi olduğunu anlar. İokaste bu durumu önceden bildiği için kendini asar. Oidipus’ta kendi elleriyle gözlerini çıkarır ve şehri terk eder. Oidipus’un önemi kendi kaderine teslim olan insanları temsil etmesidir. Şöyle der: “Kaderin çocuğu olmakla övünürüm, bundan da bir utanç duymam kader benim anam”. Kaderi Oidipus gibi böyle yücelten başka birisi var mıdır bilmem. Kitapta yüksek bir kadercilik oyunu oynanmaktadır. Oidupus kaderin annesi olmasıyla övünür, karısı aynı zamanda annesi İokaste, kaderin oyuncağı olan insanın başına gelecekleri nerden bilebileceğinden yakınır. Ama ikisi de başta kaderlerine inanmazlar. Oidipus kaderini bilmesi bakımından şanslı ama ona inanmaması bakımından şansızdır ve kader kurbanı olur. Peki, kaderinde ne olduğunu bilmeyen(ya da ilerde ne olacağını bilmeyen) bizler şanslı mıyız, şanssız mı? Bu soru eminim herkesin kafasına bir gün takılacaktır. Biz sadece ilerde olabilecekler için ufak yönlendirmeler yapabiliriz. Kimse Oidipus gibi ilerde ne olacağını bilemez. Onun ve kitabın değeri ensest ilişki sonucu hayatı mahvolan birinin acıları değil, hazin kaderini bildiği halde insana yaraşır şekilde, yılmadan, Olympos Tanrıları’na başkaldırmasıdır. Belki boş bir başkaldırıdır bu ama onun bir kader kahramanı olmasına engel de değildir. Kitabı okuduktan sonra “Her yürek, kendinin kaderidir” sözünü “Her yürek, kendinin Oidipus’udur” diye değiştiriyorum. Esen kalın.
Kral Oidipus
Kral OidipusSophokles · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20198,7bin okunma
··
1.053 görüntüleme
Meltek okurunun profil resmi
Ne güzel yazmışsın Murat, bana söyleyecek bir şey bırakmamışsın 😅 Benim de en çok dikkatimi çeken başlarına gelenleri kabullenmeleri oldu. Oidipus mesela, bütün bunlar olduktan sonra kendini kör ediyor, neden öldürmedin diyenlere Hades'in kapısında annemle babamın yüzüne nasıl bakardım diye soruyor. Kendini öldürmektense yaşayıp herkese ibret olmasını istiyor bir nevi. Bunu ulu orta bağırmaktan, üstünü kapatıp örtbas etmektense "ben bir canavarım" demekten de çekinmiyor. (Ben kimim ki? Günah işlemiş anne-babanın canavar evlatları.) Kendini şehirden kovmaları için yalvarıyor. İokaste de aynı şekilde, gerçekleri öğrenince bir dur bi şaşır di mi; yook hemen ne ara şaşkınlığını atlattın da gidip kendini astın anlamıyor insan. Çok ilginç 😂 Önsözde Oidipus günahlarının kefaretini ödüyor ölmeden önce diyordu, ikinci kitap da onu mu anlatıyor acaba?
Murat Sezgin okurunun profil resmi
Ama kaderciliği ne kadar güzel gösteriyor olanlar. Aslında İokaste ilk şüphelendiği anda anlıyor oğluyla evlendiğini ama kimseye belli etmiyor. Haberci gelince de kendini asıyor. Haberci çok komik geldi hemen haber veriyor. İokaste kendini astı İkinci kitabı bitirdim sabah, aynen dediğin gibi
2 sonraki yanıtı göster
Ayşe* okurunun profil resmi
Çok güzel inceleme olmuş :) yıllar yıllar evvel Oidipus kompleksi’ni duyup hikayeyi de ordan öğrenmiştim, incelemen de masalsı psikolojik bir anlatı gibi olmuş, vurguladığın kadercilik teşhisi çok yerinde emeğine sağlık :)
Murat Sezgin okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. Severim böyle şeyleri :) Bu yaz mitolojiye bolca doyacağız. :)
1 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Shakhmir sophievi okurunun profil resmi
Tesekkur ederim guzel yaziniz icin. Bende sayfa coklugundan dolayi baslamakta tereddut yasmaktaydim, bugun bana ilham verdiniz, nihayet basladim
Murat Sezgin okurunun profil resmi
Keyifli okumalar dilerim.
Esther okurunun profil resmi
Kitabı elime aldım okumak için, öncesinde bir incelemelere göz atmak istedim kitaba daha çok hakim olabilmek adına. Müthiş bir inceleme yazısı olmuş, bendeki merakı daha da körükledi. Elinize sağlık, esen kalın
Akşam Güneşi okurunun profil resmi
bukadar kısa kitaptan bu hikaye nasıl çıkmış süper oidipusu duymuştum çocuk gelişimi kitaplarından ayrıntılı hikayesini öğrenmiş oldum :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.