Gönderi

1960 yıllarının şahane yükselişinde, en anti-kapitalist çıkışlarda bile bizde olana, "çarpık kapitalizm" deniyordu ki her duyduğumda çok rahatsız oluyor ve tepki gösteriyordum; çünkü bu, gelişmiş ülkelerde olanın "çarpık" olmadığını söylemek idi, bunda hep kapitalizme bir güzelleme buluyordum.
Sayfa 11
·
20 görüntüleme
Baran okurunun profil resmi
Buradaki çarpıklıktan kasıt kapitalizmin batı toplumlarında burjuvazinin önderliğinde , emekçi sınıfların da desteğini alarak iktidara gelmesindedir.yari sömürge ülkelerde burjuvazinin gelişiminin oldukça cılız olduğu , toplumsal muhalefete önderlik edemediği toplumlarda bürokratik bir elit aracılığı ile devrim yukarıdan aşağıya bir süreç izlemiştir. Buradaki çarpıklıktan anlamamız gereken kapitalizmin kendi iç dinamikleriyle gelişip gelişmedigidir. Batı toplumlariyla yarı sömürge, sömürge toplumlar arasındaki kapitalist biçiminin geliş biçimi üzerindeki farklılıktır, çarpıklıgin tezatindan kastedilen, güzelleme degildir
Baba okurunun profil resmi
Tüm batı toplumlarının kapitalist gelişim açısından bu şablona birebir uyduğunu düşünmüyorum, ama buradaki esas mesele 1960'lardaki Türkiye'nin hala gerçek manada kapitalist olmadığı inancı ve dolayısıyla önünde bir burjuva devrim aşaması olduğu tezi. Çarpık diye nitelenen şeyin bu durum olduğunu düşünüyorum.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.