Kitap iki hikayeden oluşuyor. ilk hikayenin özellikle ilk 30-40 sayfası konsantrasyon ve sabır gerektiriyor, diyaloglar çok anlamsız ve karışık geliyor. kendini sürekli tekrarlayan cümleler ve ağır işleyen bir konu var. Bunda belki çevirinin de etkisi olabilir, bilemiyorum.
bence kıskançlığın ve dolayısıyla öykünün özeti şu cümlede saklı:
''görüyorsunuz ki ruhsal bunalım geçiriyorum.''
Son olarak Dostoyevski diğer kitaplarına göre biraz daha sabırla okuduğumu söylebilirim..