Gönderi

Bir düşünelim bazı insanlar ibadeti Allah (CC)’a olan borçlarını ödemek için yapıyor. Bazıları ise ne kadar ibadet ederse etsin yeterli bulmayıp aşkla ibadet ediyor. Bazılarının yeri cennet, bazılarının ise cehennem. Bazıları Kur’anı Kerim’i sadece Zahir’den okumuş ve özene inememiş, sadece dini yaşamayı, “Kıl beşi ye aşı, karışma işi” felsefesi olarak anlamış. Marifet’ten yoksun öyle insanlar var ki, ergenlikten ölünceye kadar namazı kalıyorlar ama içlerinde aşk yok. Bu güzel İbadeti, Allah (CC)’ın huzurunda olmayı bir borç olarak algılıyorlar. Öyle Üveysler var ki, Marifet’ten önce başları hiç secdeye değmedi, Marifet’ten sonra ibadetlerine başladı, şimdi ise huzurla aşkla Rab’lerine koşuyorlar ve başlarını secdeden kaldırmak istemiyorlar. Peki nasıl oluyor bu? Bunun temeli yine Elest’e dayanıyor... O’nu sevgiyle kabullenenler var, zorla kabullenenler var. Şüphesiz Elest’e Allah (CC)’ı sevenler bu dünyada mutlaka Allah’ı seviyor ve sevdiriliyor. AŞKI ÜVEYSİ III Syf 47. @askiuveysikitaplar @marifetinyolu @uveysakademi veyselkarane.com
··
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.