Bununla birlikte, ateizm modern bir keşif de değildir. Orneğin, antik Yunan felsefecisi Epikür, ruhun bedenle birlikte öldüğünü ve öteki álemde yaşam sürmediğini da o dönemde bir ateist bir savunduğu zaman, esasen o yaklaşımı kabul etmiştir. Bu arada Lucretius, dinin insanlığa mutsuzluk getirebilmesi boyutlarını yazar; bu görüş bir asır sonrasında Karl Marx tarafindan dinin yalnızca sosyal hiyerarşiyi korumak için kullanılan bir toplumsal yapi olduğu kanaati ile tekrar dile getirilir. 19. yüzyılın sonlarına doğru ise Nietzsche, insanlığın kendini dine ait zincirlerden artik kurtarması fikrini esas alan Tanri'nın ölümü' düşüncesini ilan eder. Öte yandan Freud, insanlığın dinsel inançlara, bunlar dosdoğru olduğu için değil, psikolojik bir zorlama yüzünden yönlendirildiğini ileri sürer.
Sayfa 21Kitabı okudu
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.