Bir fikir adamının veya kıymetli bir eser yaratan adamın hisleri altında, bu işi yapabilmek için his bakımından hazırlanmış bulunması lazım geldiği doğrudur. Bundan başka duyguların, hele de sanatkarlarda, istek veya isteksizliğe, sevinç veya kedere ve muhitin(çevrenin) onlara görünüş şekline bağlı olduğu da doğrudur. Fakat çokluk olarak muhit ( çevre ) ne şekilde olursa olsun sanatkara daha başka şeyler ilham ettiği ve onun görmesine yarayan iç ve dış gözlerinin de bizimkilerinden farklı olduğu unutulur. Bu yüzden vaktiyle bir sanatkarın yaşamış olduğu yerler ve ona ait şeylerle karşılaşınca, bunların ne kadar şiirsiz olduğunu görmekle şaşar ve hayal sukutuna uğrarız.
Sayfa 9 - Milli Eğitim Bakanlığı YayınlarıKitabı yarım bıraktı
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.