Osmanlı'da padişah maddi otoritenin sahibi olmakla birlikte bu gücü şeriatın esasları çerçevesinde kullanmak zorunda olduğu gibi, manevi otoritenin sahibi bulunan ulema da padişaha görüş bildirir ve gerekli gördüklerinde onun gücünü sınırlandırırlardı.