Osmanlı Devleti'nde ulema, günümüzde yanlış anlaşıldığı şekilde "din adamı" veya başına sarık takan kişi değildi.
Osmanlı'da ulema; devletle bütünleşmiş, özellikle yasama ve yargıda en önemli bir kurum olmanın yanında "şeyhülislamlık" makamı ile devletin yapısında ve işleyişinde söz sahibiydi.