Gayet doyurucu ve kaliteli bir kitap olmuş. Tarihi bir roman, sanatsal bir metin yani semboller,metaforlar içeriyor. Mesela ayna metaforuyla Pamuk doğu ve batının benzerliklerini sık sık vurgulamaya çalışmış.Orhan Pamuk yüzü ne kadar batıya dönükse aynı derecede içinde yaşadığı doğu toplumu da çok iyi analiz etmiş ve kendi toplumunu çok iyi bilen yazar. Örneğin: Padişah'ın Venedikliye sürekli bunları Hoca'ya sen mi öğrettin demesi. Cevdet Bey ve Oğulları"nı yazdıktan sonra bu romanı tasarladım diyor Orhan Pamuk.. Cevdet Bey ve Oğulları eserini 22 yaşında yazdığı gözönüne alınırsa bu birikimi kazanmak için çılgınlar gibi okuyup araştırmak gerekiyor. Zaten yazarın Beyaz Kale'yi yazarken yararlandığı kaynaklara da bakmamız yeterli. 1985’te yayımlanan roman, 1990’da ABD’de ödül almış. Yazarın üçüncü kitabı. Konu olarak, Venedikli bir köle ile onu satın alan Hoca arasındaki ilişkiden doğu-batı kültürü (özellikle bilim açısından) ele alınmış. Osmanlıda avcı olarak bilinen IV. Mehmet döneminde geçer.(Kanuniden sonra tahtta en uzun süre kalan padişahtır.) Köle ile Hoca görünüş olarak birbirlerine ikiz derecesinde benzemektedir ancak fikri olarak ayrılırlar. Hocanın kölesinden de öğrendikleriyle astronomi, yıldızlar vb. çalışmalarla padişahı etkileme çabaları(padişah 7 yaşında tahta geçtiğinden onu kandırabileceğini düşünmektedir), orduları bozguna uğratacak silah tasarım çalışması(yıllar sürüyor) ve dönemde yaşanan veba salgını…Tüm bunların sonucunda “Ben neden benim?” sorusuna aranan yanıt. Beyaz Kale’nin giriş yazısını anlayamabilmek için araştırma yapmam gerekti. Giriş yazısını yazan Faruk, Orhan Pamuk’un bir önceki eseri Sessiz Ev’de yer alan karakterlerden biri imiş. Arşivde bulduğu elyazmasını içkiden vakit buldukça inceleyip günümüz Türkçesine çeviriyor.Yani kurgusal bir karakter bize kurgusal bir metin sunuyor. Bu da üstkurmacanın tam tanımı. Ayrıca eserde çok fazla başka ünlü eser ve yazarı da selamlamış yazarımız. Orhan Pamuk bu konuda ; “Gebze arşivinde bulduğu elyazmasını Faruk da tıpkı Cervantes gibi vatandaşlarının diline aktarırken başka kitaplardan da metne bir şeyler eklemiş olmalı.” diyor. Bir çok yazım türünü bir arada barındırıyor aslında Beyaz Kale. Kitabın sonunda Orhan Pamuk’un Beyaz Kale üzerine detaylı bir yazısı mevcut okuyunca herşey tam olarak yerine oturuyor. Nuvel yani kısa roman olarak yazılmış olan Beyaz Kale’de doğu-batı karşılaştırması, kölelik-efendi ilişkisi, kimlik karmaşası gibi konular yer alıyor. Hoca isimli şahsın Osmanlı'ya köle düşmüş bir Venedikli ile diyaloglarını ve 30 yıllık yaşamı anlatılırken, batı ile doğunun birbiriyle ortak ve farklı yönleri ikiz karakterler üzerinden okuyucuya sunulmuş. Kitap cenevizli köle üzerinden kaleme alışmış gibi başlarken, sonlara doğru hoca yazmış izlenimi veriliyor. Kitabın sonsözünde yazar kitabın hocamı yoksa cenevizli tarafından mı yazıldığını kendiside bilmediğini ifade ediyor.

Beyaz KaleOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20239,1bin okunma

·

15 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

red john