Gönderi

109 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Venedik’te Ölüm başlangıçta Dolandırıcı Felix Krull’un İtirafları kitabına eklenmek üzere yazılmış, sonra bağımsız bir romana dönüşmüş.Thomas Mann, Goethe’nin sanatkâr kişiliğini işlemek, disiplinli, sağlam duruşlu bir sanatkârın güçlü bir tutku tarafından ele geçirilmesini yani yaşlılık dönemindeki Goethe’nin Marienbad macerasını ( genç bir kıza aşık olur) konu olarak seçmeyle işe başlamış.Ancak Goethe’ye olan saygısı ve hayranlığı cesaretini kırmış.Roman kahramanı Gustav von Aschenbach, Brioni’de seyahatteyken Gustav Mahler’in öldüğünü gazeteden öğrenir.Gustav von Aschenbach tıpkı Mahler gibi disipline tutkundur. W.Born’a mektubunda “Benim hikâyemin konseptinde Gustav Mahler’in 1911 yılının yaz başlangıcındaki ölüm haberi rol oynamıştır.Mahler’le Münih’te tanışabilmiştim ve yoğun kişiliği bende çok güçlü bir etki bırakmıştı.Onun bizlerden ayrılışı sırasında ben Brioni Adası’nda bulunuyordum ve Wiener Presse’de onun son saatleri konusunda şahane bir üslupla kaleme alınmış haberleri izledim.Daha sonra sarsılma, etkilenmeler, fikirlerle birleşti ve o hikâye buradan çıktı.Ve ben o taşkın perişanlığa düşen kahramanıma bu büyük müzisyenin yalnızca ön adını vermekle kalmadım, ona dış görünüşünün tasvirinde Mahler’in maskesini de verdim.” der Thomas Mann. Sanatkârlıkla burjuva özelliklerini hayatında birleştiren Gustav von Aschenbach iradesi, azmi ve disiplini ile ahlâkçıların şairiyken,güzelin peşinde ahlak-estetik, disiplin-tutku gibi karşıtlıkların çatışması ile trajik bir sona sürüklenir. Saygın bir sanatçı olan Gustav von Aschenbach’ın güzel bir oğlana tutku derecesinde bağlanmasını “sapıklık” olarak gören Jürgen Ernestus’a yazdığı mektubunda Amerika gibi katı ahlak anlayışına sahip bir ülkede bile eserin klasik olarak değerlendirildiğinden söz ederken tam tersine eserdeki amacının ‘ahlaki’ olduğunu vurgulayarak şöyle der:”[Eser], düşünen bir vicdanın, kötümser bir hakikat aşkının itirafı ve ürünüdür.’Sapık’? Aschenbach’ın Tadzio oğlana tutulması, bu tam üstünkörü kelimeyle geçiştirilemez, çünkü o, sıradan bir arzulama değil, güzel olanla sarhoşluk, ‘ yabancı bir tanrının’ biçimli, örnekli ve temsil üzerine düzenlenmiş, ‘saygın’laşmış bir hayatı yıkıcı istilasıdır.” Thomas Mann her kitabıyla şaşırtıyor beni.Yine çok beğendiğim bir kitap oldu Venedik’te Ölüm. Gürsel Aytaç kitapları ise yol gösterici, tüm Thomas Mann okumalarında.
Venedik'te Ölüm
Venedik'te ÖlümThomas Mann · Can Yayınları · 20073,672 okunma
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.