Gönderi

Birdenbire Sönen Kandilin Hikayesi
Her güzel yazan gibiydim: Konuştuğum şeyler benden evvel yüzlerce defa tekrar edilen lafların değiştirilmiş şekliydi. Halbuki ben,kulaklara bilmedikleri şeyleri söylemek, göz hudutlarının arkasına geçmek istiyordum. Ve bunun için çenemi avuçlarıma ve kollarımı dizlerime dayar, gözümü yere veya ufka çevirerek gördüklerimin daha ötesindeki şeyleri de bilmek isterdim. Fakat toprağın alaycı bir susuşu,ufkun lakayt bir kaçışı vardı. Bana, "Senin gözlerin," diyorlardı, "açık bıraktığımız şeyleri görmek için bile çok küçük ve zayiftırlar. Sakladigimiz hakikatleri nasıl bir cesaretle anlatmak istiyorsun?...
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.