Gönderi

Köle ancak bir kez satılır, proleter ise kendisini her gün, her saat satmak zorundadır. Köle tek bir efendinin mülküdür ve ne denli sefil olursa olsun güvence altına alınmış bir geçime sahiptir. Proleter ise, tek bir efendinin değil, tüm burjuvalar sınıfının kölesidir ve gereksinim duymuyorsa hiç kimse onun emeğini satın almayacağından güvence altına alınmış bir geçime sahip değildir.
··
3 görüntüleme
Barbaros okurunun profil resmi
Doğru söylüyor. Şimdi bir restaurantta garsonluk yapan birini alalım. Herkesin hizmetinden sorumlular. Oysa kölelik çağında olsaydı bir tane efendisi olacaktı. Bir kişinin isteklerini olabildiğince karşıladığında iyi hizmet vermiş olacaktı. Şimdi herkese farklı farklı hizmet verip yine de insanlardan değer görmeyebiliyor. Ayrıca Schopenhauer ya da Nietzsche anlatıyordu, tam hatırlamıyorum. Kölenin sorumluluğu efendisinde olduğu için kölenin iyi yaşaması efendisi için de bir övünç kaynağı. Bir efendi kölesini ne kadar iyi geçindirirse o kadar değer görüyor, başkaları tarafından pohpohlanıyor. O sebeple kölesini iyi yaşatan efendiler var. Ama şimdi bir kafede vs çalışan bir çalışanın yaşam standardı işverenini pek ilgilendirmiyor.
Melisa Koşucu okurunun profil resmi
Katılıyorum.
SEİN okurunun profil resmi
Avrupa’da bir hayalet dolaşıyor. Komünizm hayaleti.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.