Gönderi

Tengri: “Gök yüzü” ve “mavi” demektir. Tanrının Sırrı da, Kutsal kitabı da, Başçısı(öğreteni) de; doğanın kendisidir. Herkes tanrıyı direk tanrının kendisinden yani doğadan öğrenir. Tanrı “Kutay”dır: Gök tanrının sıfatlarından birisi de Kutay’dır. Tanrı kut kavramının kaynağıdır, kut verdiği kişileri veya toplulukları böylece yüceltir, sağlık, bolluk ve zafer verir. Yöneticilere toplumu daha iyi yönetebilmeleri için güç verir, komutanlara kut vermişse zaferler elde ettirir. Kut konusundaki en önemli ayrıntı şudur; kut kişilerin kendisi için verilmez, her kime kut verilmişse o kişi kimlere hizmetle yükümlü ise onlara daha iyi hizmet vermesi için verilir, ailesine, topluluğuna, buduna vs. daha iyi hizmet etmesi için adeta bir borç gibi verilir. Oğuz Kağan Orhun Hitabesinde bu kavramı çok açıkça belli etmiştir “Yaptıklarımla Gök Tanrıya olan borcumu ödedim” diyerek adeta milletine bu çok anlamlı sözü ile veda etmiştir. Tanrı’nın ismi: Tigır(Hakaslarda), Denger(Tuvalarda), Tengeri(Altaylard). Muhtelif Türk topluluklarında ise; Tangrı, Tangara, Tingir, Tüngür olarak geçerken Sumerlerde “Dingir” olarak geçer. Kutsallık: TANRI = DOĞA = İNSAN arasında eşit olarak dağıtılmıştır. TESADÜF: Bu inançta tesadüf yoktur, tevafuk vardır, yani olması gereken her ne ise o olur, aynı zamanda olması gereken zamanda olacaktır inancındalar. Tasavvufta ve Çağdaş holistik (ruşeymi, bütüncül) inançta da bu tevafuk anlayışı vardır.
·
42 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.