Boyu tuba ağacı gibi uzundu, Yusuf güzellik göğünde dolunaydı sanki. Kâbe gibi kara giysiler giyer, omzuna tan yeri gibi ak şallar alırdı. Kıyamet koparıyordu boyunun güzelliği; güzelliğiyle gördüğü ilgide terazinin iki kefesi gibi orantılıydı. Güzelliğinin güneşi cayır cayır, boyu uzun, saçları güzelden de öte. İnsanlar yaratıldığından beri bu kadar güzel bir insan görülmemiştir. Teni bedenini saran nurdan bir giysi, sanki Ruhu'l Kudüs insan cismine girmiş, dünyayı geziyor. Güneşin ev camından göründüğü gibi mübarek bedeni giysisinin arasından görünüyor. Hiçbir göz onun ayna misali temiz ve parlak yüzüne uzun süre bakmaya dayanamazdı. İpek giysilerini giydiğinde cennet gılmanlarından güzel olurdu. Şu köleye bakın ki sultanlar güzelliğinin esiri oluyor! Şu sultana bakın ki eşi benzeri yok! Kara gözler gibi güzeldi, dağınık saçları insanın efkârını dağıtırdı. Ya Rabbi, bu ne hikmet ki yüzünün nuru saçının karanlığını aydınlatmıyor! Kalem parmağını anlatmak mümkün mü? Kalem onun güzelliğini anlatmaktan acizdir. İkişer saf kirpiğiyle can alıcı gözleri, kanat açmış birer doğana benziyor. İki kaşı kınından çekilmiş iki kılıç, kirpikleri fitne yayının oku.1 Sarığını alnına indirmiş, ne de yakışmış! Bu hâliyle alnı Levh-i Mahfuz’a2 benzemiş!3 Ne güzel olmuştu bu hâliyle, güzelliğin bir sının varsa Yusuf onu da aşmıştı! Servi boyu elif harfi gibi düzgündü.
0 güzellik şahını nasıl tasvir edeyim? Zaten onun güzelliğinin kanıtlarından biri de benim gibi tasvircilerin onun güzelliğini anlatmakta aciz kalması değil mi?
******
1 Eski edebiyatımızda sevgililer bakışlarıyla âşıklari arasında fitne çıkarır, onları birbirine düşürürdü.
2 Allah katında bulunduğu ve kainatta meydana gelecek bütün varlık ve olayların yazılı olduğu rivayet edilen manevi kitap.
3 İnsan alnı bir levhaya benzediği yahut alın yazısı bulunan alnın üstü sarıklı örtüldüğü Için.
·
39 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.