|Sabahattin Ali/İçimizdeki Şeytan| . Aynı memleketli olan Macide ve Ömer’in yolu; Macide’nin Emine teyzesinin evinde kesişir.. Macide konservatuar öğrencisi olduğu için mecburen Teyzesi ve eniştesinin yanında yaşamını devam ettirmektedir. Ömer, Macide’ye karşı güzel duygular beslerken, artık duygularını açığa çıkarması gerektiğini düşünür ve müsait bir zaman diliminde, düşüncelerini olduğu gibi Macide ile paylaşır. İlerleyen zamanlarda Macide teyzesinin evinden ayrılır ve Ömer’in evine yerleşir. Birbirini seven iki genç her ne kadar birbirlerini iyi tanımasalar da hayatla, günlerle birlikte savrularak yaşarlar. Ta ki Ömer hapse girene kadar... Macide bu süreçte eşi Ömer’i her ne kadar yalnız bırakmak istemese de olan onca şeyden sonra kendini Ömer’den istemsizce çeker. Hapisten çıktıktan sonra Ömer, arkadaşı Bedri’den Macide’yi artık üzmek istemediği için kendine ayrı bir sayfa açacağını söyler ve Macide’de Bedri’yle birlikte kendi rotasını çizer. . . Dipçem:Tahlil üzerinde dahil Ömer’i suçladık. Aslında olaya farklı açılardan bakarsak Ömer suçlu değildi. Şöyle ki, aile ortamından mahrum kalan, sadece birini sevdiğini söyleyen, hayatında düzgün hayata sahip olmayan, doğruyu bildiği halde doğrudan uzak kalan bir genç. Macide en azıdan bu ortamı görmüş geçirmiş, üniversite öğrencisi ve belli bir düşünceye sahip olmasına rağmen bunu sürekli Ömer’den beklemesi doğru değildi. Bir doğru varsa bir de yanlış varsa ortada bunu kim görüyor ise(kadın olsun erkek olsun) inanarak ve sevginin gücüyle birlikte o insanı doğru yola getirebilmek için elinden geleni yapmalıdır. Onun hatası diyerek başkasını suçlamak aslında olayın suçuna senin de bulaştığın demek oluyor. Kendime göre çıkarımlarım ise; çabalamayı farklı şekilde arayan iki genç, sevgilerinin gücüne inanmayarak birbirinden ayrılmayı seçti. Bana göre yanlıştı ama belki de ben onların yerinde olsam aynısını yapardım, bilmiyorum. Kendimi hep şöyle tanımlarım, bir şeyler için çok çaba gösteririm, konumuz gereği kişiler olduğu için kişi üzerinden devam edeceğim. Bazılarına göre beş kuruş etmez dedikleri kişi veya kişi gruplarına, inanarak, güvenerek çok çaba gösterdiğim olmuştur. Elimden gelenin çok daha fazlasını yaptığım halde bir şeyler tıkırında gitmedi. Çünkü tek taraflı gitmez. Kitapla birlikte şunu daha iyi anladım ki, iyi ki de çaba gösterdim en azından mücadele etmeyi bildim. Ama şunu da öğrendim ki, güçsüz insanlar terk ederek zayıf karakter özelliklerini hep ortaya koyuyorlar. Bu böyle olmamalı. Korkularının ve güçsüz yönlerinin üzerine gittiğin taktirde hayat seninle hep varolacak ve hep iyi sonuçlar doğuracaktır. Lütfen birini severken, biri sizi severken kalbine bakmayalım sadece. Kalbini görmeye, anlamaya çalışalım. Belki bir sevgisiz kalbe, yaşanılabilir bir yaşam sunarız. Kitap ve dua ile.

İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2019172,9bin okunma

·

3 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

.jaaka