Gönderi

708 syf.
10/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Kitap incelemesine geçmeden önce kitabımızın yazılmasına vesile olan olaydan bahsetmek istiyorum. Tabii öncesinde kitabı okumak isteyenler için Azra Erhat’ın Mitoloji Sözlüğü kitabının temin edilmesi gerektiğini belirtmek istiyorum. Keza kitabımız bir destan barındırdığı için tek başına okumanız size hiçbir anlam katmayacağı gibi betimlemeleri ve sıfatları anlamadan boşa zamanınızı vermiş olursunuz. Önsözü 84 sayfa olan bir eserden bahsediyoruz ki Azra Erhat muazzam bir önsöz hazırlamış dönemle alakalı birçok bilgiye sahip oluyorsunuz. Kitabın sonunda yer alan özetli bir sözlükte bırakmış bizlere Erhat. Ayrıca 24 bölümden oluşan bu eserin bölüm içeriklerini de başlıklarıyla önsözüne eklemiş. Kabaca da olsa konuya giriş için oldukça yardımcı olacaktır. 10 yıl süren Troya Savaşını konu alan destanımız savaşın son 51 gününü ele alır ki okuduktan sonra 51 günün ne kadar yoğun ve olaylı geçtiğini gördüğünüzde geçmiş dönemini merak etmeden duramıyorsunuz. Kaldı ki kitap bize insanların savaşını anlatıyor olsa da bana daha çok Tanrıların arasında gerçekleştirilen güç savaşını anlatıyormuş gibi geldi. Ki zaten savaş esnasında Tanrı ve Tanrıçalar arasında taraf tutumu söz konusu. Akha ordusunu destekleyen; Here Athena Poseidon Hermes Hephaistos Troya ordusunu destekleyen; Ares Apollon Artemis Leto Afrodit’tir. Zeus ise sürekli savaş değiştiren olanlar karşısında eğlenen ve İda dağlarında savaşı tepeden izleyerek keyfini yerine getiren; kim ona armağan sunarsa canı istediğinde ona destek olup dualarına karşılık veren Tanrı olarak karşımıza çıkar. Okumadan önce bazı önemli karakterleri not almakta fayda var bu karakterler fazlalıkla karşılacağınız kişiler olup kitabın arkasındaki sözlük size yeterli gelmeyecektir o yüzden muhakkak bir Mitoloji Sözlüğü edinmeniz gerekir. Bazı önemli karakterleri burada belirtmek istiyorum: Zeus, Here, Paris, Helena, Afrodit, Athena, Menelaos, Agamemnon, Hades, Hektor, Ares, Artemis, Akhilleus, Thetis, Apollon, Hephaistos, Priamos, Odysseus, Aineias, Diomedes, Aias, Nestor, Patroklos, Sarpedon, Skamandros (Irmaktır), Eris vb. Destanın nasıl başladığına gelecek olursak: Truvalı Paris’in Sparta Kralı Menelaos’un karısı dünyalar güzeli Helen’i kaçırmasıyla başlar. Zeus’un düzenlediği Peleus ve Thetis’in düğününe Anlaşmazlık ve Uyumsuzluk Tanrısı olan Eris’i davet etmemesiyle olaylar gelişir. Eris davet edilmediğini öğrendiğinde düğüne altın bir elma gönderir ve bu elmayı en güzel tanrıçanın almasını ister. Bunun üzerine tanrıçalar arasında tartışma başlar. Zeus tanrıçaları Thetis’in oğlu ölümlü Paris’e yönlendirir ve ondan elmayı sahibini seçerek vermesini ister. Tanrıçalar Paris’e armağanlar sunarken Aşkın ve Güzelliğin Tanrıçası olan Afrodit ona Helen’i bahşeder. Böylelikle Paris Helen’i seçer ve elmayı Afrodit’e verir. Sparta Kralı Menelaos kendi halkını toplar ve Troya’ya seferler düzenleyerek karısını geri almak ister. Böylelikle on yıl süren kanlı bir savaş başlar. Kitap 24 bölümden oluşmaktadır. Bölümlere kabaca göz atmakta fayda vardır. Uzun olacağı için buraya ekleyemiyorum ancak kitabın önsözünde detaylı olarak buna erişebileceksiniz. Bir diğer bahsetmek istediğim durum kitap ülkemizin Çanakkale ve civar bölgesini anlatmaktadır. Yani asırlar önce Çanakkale ilimizde yaşanan bu savaş günümüzde hala kalıntılarını devam ettirmektedir. Azra Erhat çevresini konumsal olarak belirtmiş önsözünde yine. Gidip gezmek istememek elde değil gerçekten merak uyandırıyor insanda. Savaş esnasında bakır ve tunç kaplar altın değerinde. Kimde ne kadar çok tunç kaplı tas varsa o zengindir. Ayrıca dua ederken sürekli tanrılara hayvanları, şarabı kurban ettiklerine şahit oluyorsunuz. Tanrıların en sevdiği olay bu bence, kim ne kadar sunak hazırlarsa onun duaları kabul görmektedir. Ayrıca Tanrılar ölümlüler dünyasına da girmiş olur yarı tanrı oğul ve kızlara denk geleceksiniz. Bu yüzden anlatılan yiğitler Tanrısal sıfatı kullanılarak Tanrı ve ölümlünün birleşmesinden olduğu ifade edilmek istenmiş. Paris savaşın başlamasına sebep olmakla beraber tam bir korkaktır. Asla savaşmaya yanaşmaz. Abisinin ölümü de bundan kaynaklı olduğunu düşündüm hep. Ganimetlere çok önem verilmektedir. Ölen yiğidin üzerinden kargıları alınır toplanır. Yani bu durum günümüzde de hala devam etmektedir. Bizler ne kadar bilmesekte, ganimet toplamak sadece savaş oyunlarında olan bir durum değil. Kitabı okumam tam 13 günümü aldı. Benim için ilk başta gözümü korkutan ve altından kalkabileceğime inanmadığım bir eserdi doğrusu. Ancak öyle olmadı, harika bir uslüba sahip olmakla beraber kendiliğinden akıp gitti. Sözlük sayesinde birçok yeni olaylar öğrenmiş oldum. Örneğin İkizler Burcunun nasıl oluştuğu gibi. Ayrıca sözlük almanızı belirtmemin sebebi çevirmeni olan Azra Erhat sözlüğünde de İlyada destanından parçalar paylaşmış ve kitapta olmayan birçok bilgiye değinmiş. Bu yüzden anlamak ve hakimiyet sağlamak için biçilmiş kaftan. Kesinlikle not alınmadan okunabilecek bir eser değil. Düşünün ki o kadar araştırmama rağmen, not almama rağmen 200.sayfalara gelene değin kimin kim olduğu hala ezberimde değildi. Benim için harika bir macera oldu. Özellikle kitabı bitirdiğimde hissettiğim o anlama ve hakimiyet doygunluğunun zevkini anlatamam. Okumak isteyenler veya okuyacak olanlara elbette notlarımı istemeleri durumunda paylaşabilirim. Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim. Kitapla kalın.
Homeros
Homeros
Azra Erhat
Azra Erhat
Mitoloji Sözlüğü
Mitoloji Sözlüğü
İlyada
İlyada
İlyada
İlyadaHomeros · Türkiye İş Bankası Yayınları · 20147,4bin okunma
·
61 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.