Poseidon: "Bu platforma affınıza sığınarak bunları paylaşıyorum.": Bu platforma affınıza sığınarak bunları paylaşıyorum. Asgari ücret 1650₺ iken uzun yıllardır yanımda çalışan ilkokul mezunu arkadaşa 2500₺ maaş veriyordum. 1650₺ ile geçinmesinin olanaksız olduğunu biliyordum. Ve bu arkadaş, ben de dahil olmak üzere binlerce firmanın, milyonlarca kişinin hayatını alt üst eden koyu Erdoğan destekçisiydi. Erdoğan’da, benim gibi çalışana saygının, emeğe saygının binde...

Asgari ücret 1650₺ iken uzun yıllardır yanımda çalışan ilkokul mezunu arkadaşa 2500₺ maaş veriyordum. 1650₺ ile geçinmesinin olanaksız olduğunu biliyordum. Ve bu arkadaş, ben de dahil olmak üzere binlerce firmanın, milyonlarca kişinin hayatını alt üst eden koyu Erdoğan destekçisiydi. Erdoğan’da, benim gibi çalışana saygının, emeğe saygının binde biri dahi olmadığını hala göremiyordu. 1 sene boyunca 2500₺ maaş vermeye devam ettim. Erdoğan’a olan sevgisi hayret verici şekilde artmaya başladı ve benim kıymetimin anlaşılmadığını net bir şekilde anlayınca, “Bundan sonra maaşın asgari ücretten devam edecek” dedim. “Neden” diye sordu. “Erdoğan’ın hangi nimetinden faydalanıyorsun?” dedim. “Şükür geçinebiliyorum” dedi kara bir büyüye kapılmış gibi saçmalayarak. Halbuki ona geçinme olanağını sağlayan bendim. “Tamam o zaman, Erdoğan sayesinde geçiniyorsan, bundan sonra maaşın Erdoğan yönetiminin belirlediği miktardan ödenecek.” Dedim. Adam yalandan bile olsa şunu bile demedi, “Ben senden yıllardır ekmek yiyorum, benim için Erdoğan’dan daha önemlisin.” Bile demedi! Öyle körkütük bağlanmış ki, öyle bir büyüye kapılmış ki, öylesine benimsemiş ki, hiç bir nimetinden faydalanmadığı birine kara sevdayla bağlanmış. Bu bir akıl hastalığıdır, başka şekilde açıklanamaz. Cahilse, cahiller sadece Akp’lilerden oluşmuyor. Yani bu sadece cahillik değil, bir hastalıktır. Çünkü insanda, cahil de olsa azıcık farkındalık olur, azıcık!!! Mesele sadece onun her hangi bir nimetten yararlanmaması değil, ülkenin yarısından fazlasının boğulması, tükenmesidir. Yani ortada bir nimet falan yok. Köprü, o geçiş ücretleriyle bir hizmet değildir, sırf etrafındaki arsaları bi güzel toplayıp uçuk fiyatlara çıkmasını sağlamak için vb. yaptıkları 3. Havalimanı bir hizmet değildir, 3 ay hatta 6 ay sonrasına randevu veren hastaneler hizmet değildir. Bu iktidar hizmet falan vermiyor arkadaşım! Üstüne bizden bin bir beklenti içinde, saçma sapan fakir gibi bağış kampanyalarıyla dilenmekte, hayat pahalılığını dayatmaktadır! Beleşçi seçmenler, evlerini bizim insan üstü emeklerimizle ödediğimiz vergilerle geçindirirken, intihar vakaları yaşanıyor bu ülkede! Onlar ve vatanını satan Suriyeli korkak pi*ler bankamatiğe eline kolunu sallayarak giderken, bin bir emekle evine ekmek götürüp yığılmış faturaları posta kutusunda gördüğünde günü alt üst geçen insanlar yaşıyor bu ülkede! Çocuklarına bir dondurma alamadığı için sessizce köşede ağlayan babalar yaşıyor bu ülkede!! Yönetimin yarattığı bu kasvette boğuluyor insanlar, öyle bir boğulma ki bu, üstüne bir de ağzını açıp dilediği eleştiriyi yapamıyor bile, içine atmak zorunda kalıyor! Öyle bir çığlık birikti ki bu millette, bu birikim dışarı çıkmasın diye hapis korkusu enjekte ederek gırtlaklarından içine içine bastırıyorlar insanların bir de! Tükettiler,. Yıktılar, ocakları söndürdüler, milletimizin onurunu zedelediler, bizi rezil ettiler, Türk milletini ezdiler! Artık hayatımızın büyük bir bölümünü kapsayan bir beklenti var; bu, her ne kadar zihnimizi meşgul ederek bizi geriye atsa da, onları, o oy sandıklarına gömmek için elimizden geleni yapmalıyız, yapacağız da...