Gönderi

208 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
|Fahrenheit 451/Ray Bradbury| Amerikan edebiyatının önemli isimlerinden biri olan Ray Bradbury, 1953’te “Distopya” eserini okurlarıyla buluşturarak önemli bir adım atmıştır. Bu eser, bilim kurgu dünyasının daha önce şahit olmadığı bir yapıttır. Totalitarist otoritesine mahkum kalarak, bilgeliğin ve düşünme özgürlüğünün önüne geçen bu sistem bizlere mankurtluğu hatırlatıyor. “Gün Olur Asra Bedel” kitabını okuyanlar çok iyi bilir. Mankurt; mankurt haline getirilmek istenen kişinin ilk önce başı kazınır. Islak başına deve derisi sarılarak elleri ve kolları bağlı olarak güneş altında bırakılır. Deve derisi kurudukça gerilir. Gerilen deri başı mengene gibi sıkarak acılar verir. Böylece aklını yitirmesine neden olur. Kişi bilinçsizce her ne istenen şey ne olursa olsun sorgusuz sualsiz yapar. Sonuç itibari ile mankurta dönüşür. Buradaki totalitarist sistem de bunu çağrıştırmıyor mu? Devlet otoritesinde eğitilen öğrenciler zaman sonra sorgusuzca mesleklerini yapacaklar ve ihanet olduğunda terörist olarak ilan edilecek.. Amerika’da itfaiyecilik görevini layığıyla yerine getirmeye çalışan Montag, kitapların insanları mutsuz ettiğine inanıyordu ve sinyal verilen yerlere giderek kitapları yakıyorlardı. Çünkü onlar için kitap; düşünmenin, okumanın ne kadar ehemmiyetli olduğunu, insanları içine çeken sayfaların kimseler tarafından bilinmemesi gerektiğini eğer bilirlerse, insanlar korkunç yeni bir çağı başlatacaklar, demekti. Bir gün Clairese adında genç bir kızla tanışır. Clarisse’le olan sohbetinden keyif alan Montag, artık sorgulamaya başlamıştır. Kafasında birçok düşünceyle işe giden Montag, itfaiye ofisinde alarmın çalmasıyla kitap bulunduran bir evi yakmak için gider. Kitapların sahibi kadın, kitapsız bir hayatı yaşamak istemediği için onlarla ölmeyi seçmiştir. Montag için şimdi her şey daha zordu. Neden bir insan kitap için hayatından olur ki? Dipnot: Günümüz çağı da böyle değil mi? Kitapları fiili olarak yakmıyoruz lakin ruhî olarak onları yok ediyoruz. Teknoloji denilen aletler ile daha fazla içli dışlı olmaya başlıyoruz.. Okusak, birbirimizi daha iyi anlasak, daha çok kelimenin anlamlarını hissederek yaşasak olmaz mı? Günümüzde kadınlar, hayvanlar acımasızca katledilirken, çevre kötü şartlar altında kalmaya maruz kalıyor, neden diye durup düşündünüz mü? Kitapların ruhunu yaktığınız için tüm bunlar.. sevgi, saygı, anlayış, empati gibi birçok kelimenin anlamı yitirilip yok olmaya devam ediyor.. Okusak bu kelimelerin önemini kavrasak barış içerisinde yaşasak olmaz mı? Dünyanızı güzelleştirmek, kendinize bir şeyler kazandırmak istiyorsanız, kitaplara bakar kör olmayın.. onlara dokunmaktan korkmayın. Sayfalarını koklamaktan, sevdiğiniz cümlelerin altını çizmekten korkmayın... onlara sırtınızı dayarsanız size ihanet etmezler. Herkesten çok sahip çıkarlar.. çünkü onlar yargılamayı değil, düşünmeyi teşvik ediyorlar... Kitap ve dua ile.
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289,9bin okunma
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.