Zaten mantığımizin şekillenmesinde dürtülerimizin rolü yok mu?Doğduğumuz andan itibaren bize aşılanan değerler, inançlarımızı fikirlerimizi istemlerimizi korkularımızi kısaca tüm benliğimizi şekillendirir. Ferdinand içine dustugu ruhsal bunalimdan birakin cikmayi doğru düşünemez bile.Dürtülerimiz ve onlarla başetmenin imkânsızlığını çarpıcı bir şekilde dile getiren üstad savaş yıllarında bir cok insanin icine düştüğü ruh halini yansıtmıştır bu eserinde. Ateşe karşısında önceden hazırladığı konuşmayı gerçekleştiremeyen kahramanımız,insanoğlunun gücün karşısında içten gelen ezikligini bir kez daha hatırlatmıştır. Üstad kimi zaman ananelerimiz kimi zaman dürtülerimiz ile ördüğümüz duvarlar karşısındaki acizligimizi yani günümüz söyleminde mahalle baskisinin benliğimizi nasil esir aldığını gözler önüne seriyor. Her öyküsü biribiriyle bağlantılı olan üstad,savaşın insanlar üzerinde oluşturduğu psikolojiyi çok iyi işlemiştir. Gücün karşısındaki acizligimizi ve izin verdiği ölçüde özgür olduğumuzu bir kez daha bana hissettirmiştir. Kahramanımızın istekleri ve mantığı doğrultusunda yaptığı çözümlemeler ve eylemler dürtülerine galip gelebilecek mi? Saygılarımla.Iyi okumalar.

DürtüStefan Zweig · Martı Yayınları · 201962,6bin okunma

·

1 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kemal Cinar