Gönderi

Kum Tanesi / Sonsuzca
"Bu masalı daha önce de okumuştum" dedi... Biliyorum, konuyla hiçbir alakası yok... Yüreğimi bulandıran, küçük sızıntılarla benim deryalarıma karışan zehirli akıntılar yaklaşıyordu kıyılarıma... Elimin tersiyle itmiştim, biraz da tekmelemiştim onları... Son dem'lerimde bile inadıyla katılmak, karışmak, istiyordu çölümün kumlarına... İnanmıyordum, yarı asır boyunca bir tek kum tanesi bile tutmamışken sözünü, nasıl kanacaktım yalancı serabına... Elimde olsaydı şayet, bende kum tanesi olmak isterdim aslında... Oradan oraya savrulmak, girdiğim kuytulardan yeni bir rüzgarın beni götüreceğini umarak... Yine ellerim acıyor, dedi... Yırttığı kağıtların kesikleri kanıyordu... Şimdi neden anlattı bunları dedim içimden, kimbilir kaç kez tökezlemişti kalbi... Hâlâ, gururlu ve asil duruyordu öylece karşımda... Eğilip yapraklarını öpen ama asla yıkılmayan kocaman bir çınar ağacı misali...
··
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.