Alice Miller Polonyalı- İsviçreli bir psikolog, psikanalist, filozof ve sosyolog. Toplumsal normlar ve din sebebiyle çocukken yaşadığımız ve üstünü örttüğümüz olumsuz olaylardan dolayı ailemizi suçlayamadığımız için, bedenimizin bu bastırılmışlıklara hastalık olarak tepki verdiğinden bahsediyor kitap. Psikolojik veya fiziksel şiddet yaşayan ya da tam tersi takıntılı bir bağlılıkla sevilen veya aşırı baskı ile büyüyen çocukların ahlaksal düzen ve dini inançlar sebebiyle yaşadıklarının üstünü örttüğünü ve sonucunda üstünü örttükleri her şeyin altında kaldıkları anlatılıyor. Gerçek duygularını bastırmak zorunda kalan çocuğun, artık anne- babasına duyduğu sevginin pek de sevgi olmayan, hastalıklı bir bağlanma, korku ve görev duygusunun karışımı bir şeye dönüştüğünü ve görüntüden ibaret olduğunu söylüyor. Gerçek sevginin kendiliğinden ortaya çıktığını ve kişi sadece kendini özgür hissettiğinde- olumsuz duygular da dahil olmak üzere- bütün duygulara açık olabilirse sevginin gerçekliğinin mümkün olabileceğini vurguluyor. Kitabın ilk bölümünde Dostoyevski, Çehov, Kafka, Nietzsche, Schiller, Woolf, Rimbaud, Mişima, Proust, Joyce gibi yazar ve düşünürlerin aileleriyle olan ilişkileri ile fiziksel hastalıkları arasında ilişki kuruyor. Ailelerine söylemediklerini, eserlerinde başka karakterler üstünden haykırdıklarını anlatıyor. İkinci bölümde terapistlerin seanslar sırasındaki yaklaşımı ele alınmış. Çocuklukları hakkında gerçekle gözü kara bir biçimde yüzleşmeye ve anne babalarını bu gerçekçi ışık altında görmeye hazır olan bireyler anlatılıyor. Üçüncü ve son bölümde ise, bedenin yanlış besine karşı kendisini nasıl savunduğunu gösteren bir "ifade" bozukluğunu ele alır. Beden her şeyden önce gerçeğe ihtiyaç duyar. Başkalarıyla herhangi bir samimi bir duygusal ilişki kurmadan büyüyen ve sonrasında yeme bozukluğu olan hastaların trajedilerini ele alıyor. Anoreksik bir hastanın kendi bakış açısını, yazdığı günlükleri üzerinden inceleme şansınız oluyor. Bedenlerimizin yaşadığımız her seyin tam ve hatasız kaydını tuttuğunu artık biliyoruz. O yüzden, bedeninizin sesini iyi duyun, çünkü beden asla yalan söylemez!

Beden Asla Yalan SöylemezAlice Miller · Okuyan Us Yayınları · 20193,168 okunma

·

6 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Yeliz GÜL