Gönderi

15. yüzyılın başından itibaren, nasıl ki, Osmanlı imparatorluğu Macarların baş düşmanı haline geldiyse, Macar Krallığı da Osmanlıların gözünde ezeli bir hasım mertebesine yükselmişti. Osmanlı ilerleyişine set çekmeye muktedir yegâne kuvvet olarak Macaristan, 1453’ten sonra krallığı bir bakıma Bizans’ın veliahtı gibi gören Osmanlılar nazarında bütün Hristiyanlık âlemini temsil eder hale gelmişti. Dolayısıyla Osmanlı cihan hâkimiyetinin kurulması ve Roma İmparatorluğu’nun Osmanlılar eliyle ihyası - ki Yakındoğu’nun fethinden sonra Osmanlı siyasî düşüncesinin ana gayesi buydu.
·
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.