Emeğinize sağlık güzel olmuş. Okuduktan sonra bana şunları düşündürttü:
Kaç “ben” var içimizde? Dostlarla iken “ben”, toplumda “ben”, aileye karşı “ben”, sosyal medyada “ben, yalnızken ben… O “ben”lerin hangisi gerçek acaba? Sanırım aslolan yüzleşmekten kaçtığımız “ben”imiz. Farkında değiliz ama, ne kadar uzağa gitsek o kadar yakınlaşıyoruz o’na. Kaçmak çözüm değil. Kabullenmek gerek, yüzleşmek… Elbet kolay olmayacak, hangi tedavi ağrısız olur ki zaten? Bu girift duygular içerisinde sayısız kimliklere bölünme, bunlar arasında çatışma hissiyatından kurtulmak için; belki bütün “ben”liklerden sıyrılmalı, hayatı kendiliğine bırakıp kalbin sesini dinleyerek yolumuzu bulmalıyız belki de, kim bilir..