Okur Puanlarının Silinmesi ve Bundan Yola Çıkarak Yaptığım Bir Öneri
Sayın 
1000Kitap 
1000Kitap Destek size bir önerim var. Birkaç gün önce burada bir puan silme olayı yaşandı. Üyeler puanlarının bir kısmının silindiğini gördüğünde şakayla karışık da olsa bir yaygara koparttılar. Peki, bu puanların 500’e ulaşıp siteye verilen reklamların okura görünmesini engellemesi dışında bir önemi var mı? Yok.
Peki, bu puanlar nasıl elde ediliyor? #87727626 bu gönderide ifade ettikleri gibi “Okur puanına kitap okuma kayıtlarınız, bir gönderiyi beğenme etkinliğiniz, paylaşımlarınızın aldığı etkileşim oranı gibi 100'den fazla etki eden kriter vardır.” ve okuduğunuz kitap sayısının %10’u kadar sayıda yaptığınız kitap incelemesi puanlarınıza etki etmesi sonucunda elde ediyor.
Oradaki ifade ne diyor? Okur puanın oluşması için 100’den fazla etken var diyor. İnceleme yazmanın puan almanız noktasında ne kadar etkili olduğu diğer kriterler gibi tam olarak belli değil. Sadece onlardan farklı olarak okuduğunuz kitabın %10’u kadar da inceleme eklemezseniz puanınız düşer diyor. İncelemeyi neden bunlardan farklı olarak değerlendirmeniz gerektiğini birazdan detaylıca ifade etmeye çalışacağım.
Puan mevzusu patlayınca aklıma neden bunu değerlendirmiyoruz gibi bir düşünce geldi. Orada şakayla karışık bir yaygara kopmuştu. Demek az çok okurlar buna değer veriyor diye düşündüm.
2 tane felsefe tarihi kitabı okudum. Antik Yunan Felsefesinde birçok filozofun düşüncelerini ders olarak öğretmek için okullar kurduğunu öğrendim. Detaylıca bir okulu incelemedim ama kitaplardan okuduğum kadarıyla mantık yürüterek diyebilirim ki, filozoflar kurdukları okullarda düşüncelerini aktarırken, muhtemelen tartışmalar yürütüyor, öğretmek için çaba harcıyorlardır.
Peki, size soruyorum. 1000kitap neden bir felsefe okulu olmasın? Bunu yapamaz mıyız? 1000kitap’ı amacına uygun kullananlar okuma oranlarının arttığını, düzenli kitap okuduklarını, nitelikli dostlar edindiklerini, tek doğru olmadığını görerek farklı bakış açıları elde ettiklerini, buranın bir tür bilgi kaynağı olduğunu inkâr edebilir mi? Edebileceğini sanmıyorum. Hepimizin buna benzer ya da bundan kat kat fazla ve farklı deneyimler elde ettiğini düşünüyorum.
Bu platformda kitaplar okuyoruz, alıntılar paylaşıyoruz. Bir de gün içerisinde toplumun sorgulamadığını, buradaki birçok arkadaşın “sohbet dm, burç” vs diyerek ileti atıp bir şeyler öğretmediğini, yararsız davrandığından yakınıyoruz değil mi? Peki, biz gerçekten ne kadar sorguluyor, bu platforma yarar sağlıyoruz? Bu platformun şu anki sistemi bu sorgulama eylemine ne kadar uygun?
Peki, 1000kitap yönetimi fikirlerin daha çok ön plana çıkmasını sağlamak adına incelemenin katsayısını açık açık yazsa, puanı da oldukça yüksek olsa ve etkileşimlerin (beğeni vs ) ana odağını oraya kaydırsa nasıl olur? 500 alıntı puanı mesela 1 inceleme puanına denk gelsin.
Ben alıntıları zaten kitaptan da okuyabilirim. Ben bunlar hiç paylaşılmasın da demiyorum. Bunu demek saçma olurdu zaten. Yazarın yazdığı kitaptaki fikirlerini öğrenmem benim elbette yararımadır. Ama mesela okurlar ne anlıyor o alıntıdan, kitaptan? Bana bunları aktarmaya bu sistem ne kadar teşvik ediyor? Teşvik ettiğini ben de biliyorum ama bu oran neden bu kadar az? Benim anlayamadığım nokta orası. Bu sistemden mi kaynaklanıyor yoksa bizden mi? Ben sistemin bir şekilde olumlu anlamda dayatma yapması gerektiğini düşünüyorum. Bunu da daha çok inceleme yazılmasına teşvik ederek yapmalıdır. Sistem daha çok inceleme yazdırıp, fikir tartıştırıp, sorgulatmalıdır.
Sizce de İnceleme yazma oranının artması, fikirleri ön plana çıkartmanın, onları daha çok tartıştırmanın bizlere daha fazla faydası olmaz mı? Kitap okumak sizin için ne ifade ediyor bilmiyorum. Ben açık açık söyleyebilirim ki bu noktada kendimi son derece faydacı görüyorum. Bana bir şey öğretmeyecekse kitap okumayı asla istemem. Kitabı da sadece normal haliyle okuyanlar gibi de değilim. Pdf – ebup vs elime ne geçerse okuyabilirim. Kitap okumayı salt bir romantik, keyif veren, hoş vakit geçirten bir eylem olarak da görmüyorum. Kitap okurken mutlaka yanımda kahve olmalı diyenler gibi de değilim. Yani bu şekilde davrananlar yanlış yapıyorlar demiyorum. Ben diyorum ki kitap okumak bana bilgi veriyorsa dibine kadar kurcalamak isterim. Bilgi edinmek benim için en önemli şeydir. Diğer keyif almak, hoş vakit geçirmek gibi eylemler benim için önem olarak sonra geliyor.
Bu söyleyeceğim şeyler de başka platformlarda tartışan, kendini anlatan, yazan, çizen okurlar için geçerli değildir. Ama bu platforma bahsedeceğim noktada şartları uygun olduğu halde katkı sağlamak için çaba sarf etmiyorlarsa onlar da söyleyeceklerimi üzerlerine almalı.
Burada 500-1000 kitap okuyup da 0 inceleme yazan okurlar var. Eğer iş, eş, aş, çocuklarının olması buna engel değilse, farklı bir uygulama, topluluk, mekânda fikirlerini aktarmıyorlarsa ve şartları da uygunsa neden inceleme yazmadıklarını bize söyleyebilirler mi? Nasıl öğrendiklerini bu platforma aktarmamak için sakince durabiliyorlar aklım almıyor. Bilginin o ilk öğrenildiği andaki ateşi onları yakmıyor mu? Nasıl başkalarına anlatıp ne anladıklarını görmek, onlara da bunları öğretmek için kendilerini durduruyorlar? Fikirleri doğru mu değil mi diye öğrenmelerinin yolu öğrendiklerini aktarmaktan geçmiyor mu? Bunları içlerinde hissetmiyorlar mı? Hissetmiyorlarsa bir problem yok mu mudur? Yazmayı istemiyorlarsa o ayrı ama yine de ben bunun yanlış olduğunu düşünüyorum.
Bunu da şu an hepimize söylüyorum. Topluma bakıp sorgulamıyorlar, düşünmüyorlar diye düşünürken, yakınırken biz ne kadar sorguluyoruz, düşünüyoruz, bunları aktarmak için çaba harcıyoruz diye düşündünüz mü hiç? Düşünenler elbette var ama neden bu yeterince hissedilmiyor, ön plana çıkmıyor?
Beyaz Zambaklar Ülkesi kitabını çoğumuz okuduk, okuyoruz ve ibret alıyoruz. Keşke bizim ülkemiz de böyle el birliğiyle kalkınsa diyoruz. Peki, oradaki öğretmen neden bizler olmuyoruz? Mesleğimizin öğretmen olmasına gerek var mı gerçekten? Birbirimize bir şeyler öğretmek için kitaptaki gibi bir öğretmenin çıkmasını mı bekliyoruz? Niye burasını daha çok fikirlerin tartışıldığı, sorgulandığı her yönden, her şekilde ifade edildiği bir platforma daha uygun hale getirmiyoruz? Verimliliği arttırmak adına bir şeyler yapmamız gerektiğini neden yeterince düşünmüyor, dile getirmiyoruz?
Biz toplum olarak fikirlerini çok iyi ifade eden insanlar değiliz. Bir şey bildiğini sanıp ama aslında pek de bir şey bilmeyen, öylesine konuşanlardan vs bahsetmiyorum. Bir konuda fikri olan ama aman biri yanlış derse diye korkup ifade etmeyenlerden bahsediyorum. Yanlış olup olmadığını test etmenin yolu karşındakilerle paylaşıp, tartışmaktan geçmiyor mu? Yoksa nasıl bilebilirsin ki?
1000kitap yönetimi bu platformu fikirlerin çokça tartışıldığı bir yere çevirmeli. Bu haliyle yeterince fayda sağladığını düşünmüyorum. Yukarıda ifade ettiğim puanların ve puan sisteminin okur gözünde bir kıymeti varsa o da yazılan incelemeler üzerinden olmalıdır diye düşünüyorum.
Yukarıda 500-1000 diyerek örnek vermek istedim. Çok olsun ki dikkatinizi çeksin istedim. Eminim ki 1000-1500 bile olsa 0 inceleme yazmış okurlar olacaktır. Bana sorarsanız 1 kitap okuyan okur bile ne öğrendiğini görmesi ve anlatması açısından inceleme yazmalı derim.
Not: 500 puan reklam için gerekli ve gerisinde bir işe yaramıyor. Bunun katsayısını incelemeler yazılmasına teşvik edecek şekilde arttırmak gerekiyor diye düşünüyorum. Aranızda birileri belki sen 500 puanı geçmişsin o yüzden kolayca önerebiliyorsun diyecektir. Haklılar. Yönetime buradan çağrı yapıyorum. Eğer bahsettiğim şekilde bir sisteme geçerseniz benim puanımı 0 yapın. Ben fikirlerimi aktarmak, tartışmak için inceleme yazıp duruyorum zaten. İyi ya da kötü şekilde yazıyorum. Elimden geldiğince, içimden ne gelirse anlatmaya çaba sarf ediyorum. Deniyorum. Yani bahsettiğim sistemde tekrardan 500 puana ulaşmak benim için güç olmayacaktır. Bana katılıp katılmadığınızı yorumda belirtirseniz ben de yanlış ya da doğru ya da eksik şeyler söyleyip söylemediğimi öğrenebilirim. Bu arada bahsettiğim senaryonun olumlu taraflarına odaklanmanızı istiyorum. Verimsiz, sıradan, incelemelerin yazılması vs zamanla okurun ne yapıyorum ben diyerek kendini sorguladığında kendi kendine çözeceği bir eylemdir diye düşünüyorum. İşimize yaramayan iletileri de ayıklamanın yolu da buralara odağı çekmekten geçiyor diye düşünüyorum. Herkes bir şekilde öğretmek için yazarsa, çizerse, tartışırsa o yararsız eylemler giderek azalacak ve zamanla istediğimiz platforma dönüşür.
Yine uzun uzun derdimi anlattım :D Bence buna alıştınız zaten :D Buraya kadar okuyanlara teşekkür ederim :) İyi okumalar dilerim arkadaşlar.
Ortaokul ve lisede verilen kompozisyon ödevlerinden kaçan yazsa bile sınıfta okumaya çekinen bir nesil vardı etrafımda ve ben de onlardan biriydim. Sitenin bana en iyi getirisi herhalde bu yazabilme cesareti. Gerçek hayata doğru aktarılırsa bunlar konuşma cesaretine de dönecek hem de kendi cümlelerimle. Siteye girişimden bu yana bakıp kendimi gözlemlediğimde çok daha fazla insana çekinmeden ne düşündüğümü yazabildiğimi fark etmiştim. Herhangi bir utancım ve çekingenliğim de kalmadı neredeyse. Muhteşem bir faydası oldu bana. Burada yazmaktan çekinen çok kişi gördüm ama yazmaya karar verdiklerinde muhteşem ürünler ortaya koyduklarını gördüm. Alıntıları okuyoruz tamam ama salt yazarın düşüncesi bana yetmiyor kitabı okuyanın kendi önceki bilgileriyle okuduğunu harmanlayıp sunması bana çok daha değerli geliyor ve kitabı okumadan bile hem kitap hakkında hem de yazılanların eleştirisinin neler olabildiği hakkında çok fazla fayda sağlıyorum. Okumaya fırsat bulamadığım kitaplar hakkında edindiğim bilgiler de benim için en değerli olanları. Bu yüzden fikrinize katılıyorum Bilal Bey. İnsanları daha çok yazmaya teşvik edecek düzenlemelere gidilmeli.
Ne yazıldığının bence önemi yok ama kesinlikle yazılmalı. Cemil Meriç'in ifadesiyle #44705557
Bu konuda örnek alacağım en büyük karakter Martin Eden'dir. Deli gibi yazmaya çalışmıştır. Azmiyle beni nasıl büyülediğini sen yakından takip ettin. Aylarca ben sabah 5'te kalkıp, kahvaltı yapıp, spor yaptım. Gündüz sabahtan kütüphaneye gidip öğlene kadar orada kitap okuyordum. 1 sene boyunca deli gibi okumaya çalıştım. Beynim boşalır gibi oldu, yine de devam ettim. Süreç ilerlerken deli gibi burada kitap tartışın benimle diye ileti attım. Onlarca insanla kitap tartıştım. Yetmedi, yazdım, çizdim. Seni darladım, siteyi darladım. Arkadaşlarımı darladım. Büyüklerimi darladım. Yetmedi bunlar bana. Halen de yetmiyor. Zihnimdeki düşünceleri aktarmak için deli gibi bir arzuya sahipken nasıl yazmazdım ki? Destek için teşekkürler Serhat beyyy
Bu platformun dediğiniz gbi daha kaliteli olabilmesi için önce kirliliğin ortadan kalkması lazm saçmalıkları okumaktan inceleme, alıntı okumaya inanın bazen ne halim kalıyo ne sabrım karadelik gbiler bi kere kapıldın mı çıkamıyosun da içinden
Kirlilik de bu inceleme yazma mevzusuyla bir nebze çözülür. Yararsız eylemler giderek azalır. Tabii taciz mevzuları da kirliliğe sebep oluyor. 1000kitap Destek profili eksikleri söyleyin deyince cihazlara ban atın, paralı modluk getirin diye önerilerde bulundum. https://1000kitap.com/Desss üyeliği zorlaştırın dedi. Deneme sürümü gibi bir şey olsun dedi. Site sahibi benim yorumumu falan beğenmişti. Ama halen bir adım göremedik. İleride olur umarım
Bu yorum görüntülenemiyor
Açıkçası burada benim gibi düşünen bir çok insan olduğuna eminim. (Yani umarım vardır.) Öyle incelemeler okuyorum ki hayran kalıyorum resmen. Benim tarzım olmasa bile o kitabı okumamı sağlayabilecek incelemeler bunlar. Ama daha sonra kendi denediklerime bakıyorum ve ciddi manada hiçbir işe yaramadıklarını insanlara herhangi bir katkıda bulunmayacaklarını ve paylaşılmaya değecek şeyler olmadıklarını düşünüyorum ve paylaşmıyorum. Ayrıca yazmanın bir yetenek olmadığını düşünenler var ki hatta kimi insan herhangi bir konu hakkında yazmakla inceleme yazmanın farklı şeyler olduğunu düşünebilir ama bence bu durum pek böyle değil. Ben yazmanın yetenek işi olduğunu ama aynı zamanda da insanın istese öğrenebileceği bir şey olduğunu ve genel olarak da her insanın yönlendirildiği sürece ve kendine güvendiği sürece her şeyi öğrenebileceğini düşünüyorum. Dolayısıyla kendine güveni olmayan ve yazamadığını düşünen (benim gibi okurların) biraz teşvik edilmesi ve abileri ablalarından nasıl yazabileceklerini öğrenebilmeleri gerektiğini düşünüyorum. Öhöm öhöm ve şunu da belirtmek isterim ki söyledikleriniz gerçekten çok doğru sadece burada bulunan benim gibi insanlara da diğer okurların ya da direk olarak 1000kitap yetkililerinin (her ne kadar nasıl olabileceğini bilmesem de) biraz yardımda bulunmalarını bulunabilmelerini isterim.
Buraya kadar okuyan herkese teşekkür ederim ve anlatmak istediklerimi anlatamadıysam sizlere bundan dolayı da özür dilerim malesef yazma ve kendimi açıklama konusunda pek de iyi sayılmam. 🤷🏻♀️
Düşüncelerinizi net olarak ifade ettiniz. Bu uzunlukta bir yorumu tutarlı olarak yazmak çok da kolay değildir. Kendinize güveniniz olmadığını söylemeniz, kendinize sınır koymanıza sebep olmuş gibi bir algınızın olması bence tamamen bir yanılsamadan ibarettir. Sizin yazma potansiyeliniz kesinlikle var. Kitapların incelemelerini okurken okurların geçmişteki yaptığı incelemelere de bakmanızı öneriyorum. Kimse direkt iyi inceleme yazmış olamaz. Bu bir süreçtir. Sancılı olduğunu da söylemeliyim. Sürekli kitap okurken eski bilgilerimiz ile yeni bilgilerimizi harmanlayıp ortaya bir şeyler çıkarırız. Her gelen yeni bilgi eskisinin üzerine eklenir. Yeri gelir eskisini yıkar, yerine geçer. Bilgi birikimiz de düşüncelerimiz de sabit değildir. Sürekli yenilenir, birikir. Yazma eylemi de bunlara paralel olarak gelişir. Her seferinde biraz daha uzun, detaylı, verimli yazmaya gayret edersin. İçine sinmez, değiştirsin. Yazma eylemi yazdıkça gelişir. Denemelisiniz. Özgüveniniz kesinlikle var. Yorum için teşekkür ederim :)
6 sonraki yanıtı göster
Çok uzun ve ayrıntılı bir şekilde düşüncelerinizi belirtmişsiniz, gerçekten en azından emeğinizin karşılığı niteliğinde bir adım atılmasının gerekli olduğunu düşünüyorum. Emeğinize, elinize sağlık.
Son zamanlarda birçok arkadaşımın da dikkatini çekmiştir, siteye yeni katılan arkadaşlarımız yoğun bir şekilde artıyor, kanımca bu aslında çok çok güzel bir şey hem kitaba yönelik bir ilginin olduğunu ortaya koyuyor, hem de uygulama olarak iyi işler çıkarttığımızı gösteriyor diyebilirim. Ama, bir kasa elma aldığınızda hepsinin sağlam olmasını bekleyemeyiz doğal olarak bu sağlam olmayan elmaları ayırmamız gerekiyor ki diğer sağlam elmaları da çürütmesin. Bu nasıl mümkün olur, zaten birçok fikir üretilmiş, önemli olanın, uygulanmaya başlamasıdır diye düşünüyorum.
Konu olarak anket vs. kısımları ne kadar kullanmasam da güzel bir şey, bir nevi düşünmeye çağrı niteliğinde, tabiki amacına uygun olarak kullanılırsa. Tüm içtenliğimle söylemek isterim ki artık "klavyenize şunu yazınca ne çıkıyor" "en sevdiğin……." "şu mu bu mu" gibi şeyler görmekten çook sıkıldım.
Son olarak değinmek istediğim nokta ise, dediğiniz gibi alıntı ve inceleme yazmaya daha çok ağırlık vermemiz, ve okur puanlarını buna göre şekillendirmemiz gerek, tabiki eğer nitelikli bir ortam kurmak istiyorsak.
Buraya kadar tamamızdır, büyük ihtimalle, önemli olanın yapılan inceleme ve alıntılara yönelik etkileşim. Sadece ben de olmadığını düşündüğüm bir durumdan muzdarip olan eminim birçok kişi var. Durum şu saatlerce emek verdiğim incelemem beklediğim kadar etkileşim almıyor, ilk başlarda acaba kötü mü yazıyorum veya hatalı bir yer mi var ki insanların ilgisini çekipte okumaya davet etmiyorum şeklinde olan düşüncem sonrasında insanlar inceleme okumuyora evriliyor, daha da sonrasında görüyorum ki eleştiri içeren bir yorum da yok, tabiki amacım beğeniler yorumlar paylaşımlar yığılsın değil kesinlikle, ama ister istemez keşfette gezerken saçma sapan bir iletinin veya anketin emek sarfettiğim yazımdan daha çok ilgi aldığını görünce hevesim kırılmıyor değil, veya buranın kitap değil de çakma twitter olduğunu düşünmeye başlıyorum.
Umarım düşüncelerimi açıklayabilmişimdir.
Uzun uzun başınızı ağrıttıysam yazım yanlışlarım olduysa affola, en yakın zamanda daha nitelikli bir ortama kavuşmak dileğiyle. Buraya kadar okuduğunuz için teşekkürler :) Keyifli okumalar :)
Benzer sıkıntılar yaşıyoruz. Uzun uzun inceleme yazıp bir şeyler anlatmaya çalışıyoruz. Sohbet dm, burç yorumu vs diyen iletiler daha çok etkileşim alıyor ve bizde kendi kendimize değdi mi diye düşünüp duruyoruz. Arada 5 satır inceleme yazıp bırakayım diyorum. Zaten okumuyorlar diyorum. O zaman da bazı arkadaşlarım biz okuyoruz sen yaz diyorlar. Etkileşim beklemek bir emek için hakmış gibi duruyor da ben kendi kendime bu durumu aşmaya çalışıyorum. Bilgi vermek ve ne anladığımı görmek için sadece yazmaya çalışıyorum. Henüz beklentisiz bir konuma gelemedim ama deniyorum. Bir tür savaş halindeyim diyebiliriz. Site normal bir sosyal medyaya daha çok benzeyecek gibi duruyor. Ne kadar dirensek de özünü kaybetmeye çok müsait bir ortam var. Umarım zamanla yanlışlar fark edilip, çözüm üretilir. Uzun uzun yazmışsınız. Teşekkür ederim :)
2 sonraki yanıtı göster
Bence sorun insanlarda ne yazık ki.. Derler ya kanunlar ne kadar iyi olursa olsun onu uygulayan insanlar önemlidir, aynen öyle . İnceleme katsayısı artsa şimdi şöyle incelemeler türeyecek; 'Okudummm çOk güzeldİi. HerkesE tavsiye ederimm"
Bir de tartışma konusunda ben de çok istiyorum ama ne yazık ki kimse kendi fikrinin tartışılmasına açık değil. Ya engelliyorlar ya da her gördüklerinde laf sokuyorlar. Bir feminist kullanıcı var burda beni bir gönderinin altında görse "seni hatırlıyorum sen zaten saçma düşünceleri olan bir insandın" diyor. Anne istemese bile sağlık durumu el verirse doğum yapması gerektiği, o bebeği öldüremeyeceğimizi söylediğim için. Halbuki feminist baktığın zaman başka kadınların düşüncelerine en çok saygı duyan insan olması lazım. Bunu örnek olarak verdim ama din olsun siyaset olsun hatta kitapların eleştirisi olsun (Oğuz adlı kullanıcının engellenmediği iyi kullanıcı kalmamıştır herhalde :D) her türlü konuda bu var ne yazık ki..
2 önceki yanıtı göster
İyi ki not kısmında olumlu tarafına odaklanın dedim efenim :D Ben de 1 satır incelemelerin yazılabileceğini biliyorum. Ama zamanla da gelişeceğini düşünüyorum. Ayrıca tartışma mevzusu da problem oluyor. Doğru söylüyorsunuz. Bu mevzuyu #76430587 iletimde dalga geçerek dile getirmiştim :D
5 sonraki yanıtı göster
Ben de böyle bir adım atılarak çözüm bulunmasını destekliyorum. Düşüncelerimize tercüman olmuşsun yine. Beğeni ve takipçi kasan, kitaptaki her cümleyi alıntı sanan, ' kitap okudum, sürükleyiciydi, çok beğendim, şiddetle tavsiye ediyorum' şeklinde verimli (!) incelemeler paylaşan bir de uygulamayı amacının dışında kullananlar bir şekilde ayıklanmalı. Gerçekten okuyan, okuduğunu anlayan, paylaşan ve konuşabilen 'donanımlı okur'lar görmek istiyoruz.
Bunlara da 1000kitap Destek profili eksikleri bildirin değince https://1000kitap.com/Desss ile beraber değindik. https://1000kitap.com/Desss üye alımını zorlaştırın dedi. Kaliteye önem verilmesi gerektiğini söylerken geçici üyelik şeklinde süre bile verilmeli dedi. Gözlem yapıp tam üye yapın vs demişti diye hatırlıyorum. Ben hızlıca müdahele edilmesi için paralı modluk ve cihaza ban atılmalı diyerek tacizcilere çözüm ürettim. Halen bir adım atılmış değil. Bu senaryoları site nasıl daha iyi bir hale gelebilir şeklinde kafa yoran 3 5 kişi üretebilir. Yani çok da zor değil. Nitelikten çok nicelik kovalıyorlar gibi geliyor. Hepimiz benzer şeylerden yakınıyoruz yani
Hayalini kurduğun daha yararlı ve elit platforma sonuna kadar katılmakla birlikte şu noktada farklı düşünüyorum: Yönetimden ziyade okurlarda bitiyor iş. Evet burası fazlasıyla eksikleri, problemleri de olan bir uygulama ama halihazırda bizlere inceleme yazıp, alıntı paylaşıp, kendi fikrimizi iletiyle beyan edip bunlar üzerine tartışabilme imkanı sunuyor zaten. Mesele bizim bunları ne derece verimli kullanabildiğimiz değil mi? Mesela incelemeler ne kadar okunuyor ve olumlu/olumsuz geri dönüşler alıyor, alıntılar sahiden okunarak mı beğeniliyor, neden yapıcı ve düzgün bir üslupla eleştiri yapılamıyor vs vs. (Sen verimli, amacı doğrultusunda ve aktif kullandığın için serzenişini haklı buluyorum, gel gör ki bu nitelikteki okur yüzdesi kaçtır burada?)
Dip not: Bütün paylaşımların editör onayından geçerek yayınlandığı daha kaliteli bir platform biliyorum, oraya yönlendireyim seni :)
1 önceki yanıtı göster
Editör beni dizginlemeye kalkar mı? :D Bilader sen yazmışsın ama biz bunu anlamadık açıkla falan derlerse yandık :D Editöre anlatacağım da onay verecek de falan. O durumları sen bana anlatırsın :D Ama diğer dediklerine katılıyorum. Senden başka çok az kişi beni olumsuz yönde eleştiriyor mesela. Kim okuyor, okumuyor şeklinde geri bildirim de pek almıyoruz. Yani oralar da eksik dediğin gibi. Teşekkür ederim yorumun için :)
7 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.