Gönderi

Credo quia absurdum
Tanrı'nın varlığına yönelik determinist bir cevap arayışı, somut kanıtları olmayan insanoğlunun kendi kendini ittiği belirsizlik ve kandırılmışlık hislerini doğurur. Bu anlamda birilerinin dinlere ya da inançlı bireylere karşı hissettikleri öfke, yalnızca bilimin doğrularıyla hareket eden ve bütün hakikatler aydınlatılmış da elimizde hiçlikten başka bir şey kalmamış gibi davranan, özünde hayal kırıklığına uğramış( ya da uğratılmış) bir insan tipini de çıkarır karşımıza. Oysa inanç bir gereklilik olmadığı gibi inanmak için de bir nedene ihtiyaç yoktur. Nefes almanın yalnızca biyolojik bir işlev olduğunu savunan kimseyle bunun mucizevi taraflarını gören bir diğer kimse arasında bir haklılık tartışması yapılamaz. Bilakis hiçbiri kendini savunmak ya da mistik bir kanıt ortaya koymak zorunda değildir. "Credo quia absurdum" yani saçma olduğu için inanıyorum der Hristiyan kilise babası Tertullian. Çünkü inanmak için bir nedene ihtiyaç duyulmaz, bu öylece kendiliğinden de gerçekleşebilir. Nihayetinde üzerinde uzanan sonsuz gökyüzüne, uçsuz bucaksız kozmosa baktığında kim ne görmek istiyorsa, ne gibi bir anlam arıyorsa yalnızca onu bulacaktır. Aklın özgürleşmesi, insanı bulunduğu noktadan, yalnızca gördüklerinden ve hissettiklerinden ibaret olduğunu düşünmekten de alıkoyar. Bununla ne yapacağını öğrenmek ise bizzat kendisine kalmıştır.
·
61 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.