Eski Mısır el yazmalarında bile yangı tedavisi için kullanıldığından söz edilen
söğüt ağacının kabuğundaki salisilat, binlerce yıldır ecza dolaplarının en önemli vazgeçilmezlerinden.
Salisilatın kanser önleyici etkisi henüz
açıklığa kavuşturulabilmiş değil, süren araştırmalarla bu konuda yeni ipuçlarına ulaşılmaya çalışılıyor.
Salisilatın farklı bir formu olan aspirin,
iltihaplanmayı önleyici ve ağrı kesici özelliğiyle hepimizin hayatında. Son zamanlarda
yapılan bir araştırmaya göre aspirinin şaşırtıcı bir yan etkisi var. Vücutta hızla salisilata
parçalanan aspirin bazı kişilerin bazı kanser
türlerine yakalanma riskini azaltıyor. İngiltere Dundee Üniversitesi’nden Grahame Hardie aspirinin bu beklenmedik etkisini araştırmış. Salisilatı laboratuvar ortamında kültüre
alınmış insan böbrek hücrelerine uygulayan
araştırmacı, ilacın hücre bölünmesinde ve
metabolizmasında görev alan AMPK enzimini etkinleştirdiğini ve bu enzimin kanser
ve diyabet ile de ilişkili olduğunu tespit etmiş. Çalışmanın diğer araştırmacılarından
Kanada McMaster Üniversitesi’nden Greg
Steinberg ise farklı tip farelerde yüksek dozdaki salisilatın etkisini araştırmış. Salisilatın,
genetik değişiklik yapılarak hücrelerinde
AMPK enzimi olmaması sağlanan farelerde ve AMPK enzimine sahip farelerde aynı
metabolik etkiyi göstermediğini tespit etmiş.
Salisilatın salsalate formunun insülin direnci ve tip 2 diyabetin tedavisinde de etkin olduğu görülmüş. Ancak bu etkilerin AMPK
enzimiyle bir ilişkisi olmadığı tespit edilmiş.
İnsülin direncine sahip ve genetik değişiklik
sonucu hücrelerinde AMPK bulunmayan
farelere salisilat verildiğinde ise, normal farelerin kan şekeri seviyesiyle aynı kan şekeri
seviyesine sahip oldukları görülmüş.
Tüm bu sonuçlar ışığında, salisilatın vücutta farklı yolaklar kullanarak etkin olduğu
düşünülüyor. Bu bulgulara göre aspirinin ağrı
kesici özelliği ile kanser önleyici özelliği farklı
metabolik yollarla birbirinden ayrılıyor. Böylece aspirinden daha az yan etkisi olan yeni
kanser önleyici ilaçların keşfi için yeni kapılar açıldığı düşünülüyor. Bir sonraki adım ise
salisilatı kanserli farelerde test etmek olacak
ve böylece kanser önleyici etkisinde AMPK
enziminin etkinliği belirlenebilecek.