Gönderi

Kadın cinsi insan nüfusunun yarısını oluşturduğu ve/ fakat uygarlık tarihi boyunca tüm toplumlarda ikincil konumda, Patriyarkalizm'in (ataerkillik, babahanlık) baskısı altında yaşamak durumunda kaldığı için, kadının toplumsal konumu Antikçağ'dan bu yana, insanlığın üzerinde düşündüğü bir konu olagelmiştir. Pythagoras'dan Platon'a, Hz. Muhammed'den Paracelsis'a birçok filozof, birçok doktrin-yapıcı kadın ve toplumsal konumu üzerine bir şeyler söylemiş, bir şeyler öngörmüştür. Kuşkusuz kadınlar arasında da kendi konumları üzerinde düşünenler olmuştur ne var ki, toplumsal iletişim ağının denetiminin dışına düşmüş olmakla, seslerini kendi toplumları içinde dahi duyurabilmiş değillerdir bunlar.
Sayfa 6
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.