İnsan ne doğarken ailesini seçebiliyor, ne de kaderini yaza biliyor. Tıpkı Mahir Karamolla gibi...
Mahir'in çocukluğundan beri tek arzusu bir an önce büyüyüp güçlenmek, anneciğini kötü babasından kurtarmakdı.Ve Mahir bir gün eve geldiğinde, annesini ölmek üzereyken görüyor, annesi'nin son sözleri ebe annesin'de ki emanet oluyor. Mahir içinde ki ateşle annesi'nin ölüsünü, katil babası'nın dirisinle, evi ateşe verip yakıyor. Ebe annesinden aldığı emanet mektupla on sekiz yaşına kadar hiç bilmediği bir gerçekle yüz yüze kalıp, canının parçasını bulmak için düşüyor yola. Bu yolun ilk durağı da Devran Yaman'a çıkıyor. Peki sonrasında ne oluyor, yeri geliyor çiçekler açıyor, yeri geliyor yangınlar çıkıyor ve Mahir Karamolla küllerinden doğuyor.