Gucci mankenlerini güzellik algısı dışından seçer hep bunun sjw ile ne alakası var yaww :D
Çirkinlik algısı kutsallığı bile perdeler iken, güzellik algısı hiçi bile tanrısallaştırabiliyor...
Reklam
_Tanrı, ışığı yaratmıştır. Demek ki ilk Üstad-ı Azam Mason, Tanrı’nın kendisidir. _Adem Baba, ilk masonlardandır ve Tanrı tarafından Cennete mason olarak kabul edilmiştir. Bu, masonluğun eylem olarak değilse de bir oluş kudreti olarak daima var olduğunu söylemenin bir tarzıdır. Çünkü masonluk, insan ruhunun ilk ve eski bir ihtiyacına cevap
Güzellik kesinlikle çok farklı bir kavram, bence her insan çok güzel,her insanin kendine ait bir güzelliği var, çünkü hepimiz birbirimizden farklıyız ve bu farklılıklar hepimizi ayrı ayrı güzel yapan şeyler. Güzel olup olmadığınızı insanlara sormayın hatta bazen kendinize bile sormayın çünkü şu zamanda olan güzellik algısının verdiği baskıya ve özgüvensizliğe yenilebilirsiniz ki bu korkunç bir şey. Siz sadece güzelsiniz bunu bilmeniz yeterli,bu dünyada olan her insan öyle. Çoğu insanın kendince olan bir güzellik algısı da var,mesela bazı insanlar şişman yüzleri güzel bulur, bazıları da zayıf olanları ,bu en basit ornek. O yüzden kimseye 'Güzel miyim' diye sormanıza gerek yok işte, kendinizi bununla boğmaya ve güzel olmak için çabalamanıza gerek yok. Güzellik takıntısı gerçekten çok korkunç bir şey,o yüzden dediğim gibi o 'Güzel kızlar' gibi olmanıza gerek yok çünkü siz zaten güzelsiniz. Kendinizin kıymetini bilin ve her zaman kendinize ne kadar değerli ve ne kadar harika olduğunuzu hatırlatın. Güzellik algıları her yıl değişiyor, bu kadar saçma bir şey için kendinizi yıpratmayın. Siz,her halinizle güzelsiniz zaten. Kendinizi sevmeyi ve ne kadar harika bir insan olduğunuzu görebilmek için kendinize bir şans verin. Muckk♡♡♡
“Eskiden temizlik ve sağlıklı görünüm her şeyden önce gelirdi. Mesela Osmanlı’da güzellik algısı bugünkünden farklıydı. Sadelik ve temizlik ‘BAKIMLILIK’ anlamına geliyordu.”
Olgun aşk ve olgun olmayan aşk
Olgun aşkı, ham olanından ayıran da budur. Her açıdan daha çok yeğlenir olgun aşk, her insanın doğasında iyinin de kötünün de bulunduğu bilincini taşır, idealleştirmeyi reddeder, kıskançlıktan, maçoluktan ve aşırı tutkudan uzak, cinsel boyutu da olan bir arkadaşlık biçimidir, hoştur, huzur doludur ve karşılıklıdır (belki de arzuyu tatmış olanlar, ıstıraptan bu denli uzak olduğu için buna aşk demezler). Olgunlaşmamış aşk ise (yaşla bir ilgisi yoktur) idealleştirme ile hayal kırıklığı arasında gidip gelir, haz ve güzellik ölümcül bir bulantıya dönüşebilir, insanın aradığı çözümü sonunda bulduğu duygusuyla, boşlukta kalma hissi at başı gider. Olgun olmayan aşkların mantıklı sonucu (mutlak sonucu) simgesel ya da gerçek bir ölümdür. Olgun aşklar ise evlilikle doruğa çıkarak, ölümü pazar gazeteleri, ütülenen pantolonlar, uzaktan kumandalı ev aletleri gibi alışkanlıklarla engellemeye girişir. Olgun olmayan aşklar asla ödün vermez ki bu da ölmeye yatmak demektir. Olgunlaşmamış ihtirasın doruklarına varanlar için evlilik dayanılmaz bir bedeldir, böyleleri evlenmektense arabasını uçurumdan aşağı sürmeyi yeğler.
Sayfa 188Kitabı okudu
Reklam
801 öğeden 551 ile 560 arasındakiler gösteriliyor.