Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ruskin’in dediği gibi, insanlar ilgilerini çok çabuk kaybettikleri için, belirli bir saatte okunması iyi olan kitaplar vardır, bir de her zaman, her saat okunabilecek olanlar: “books for the hour, and books for all time.”
Sayfa 173Kitabı okudu
Pascal’ın dediği gibi: “Halka yasaların adil olmadığını söylemek tehlikelidir, çünkü halk ancak adil olduğuna inandığı için yasalara uyar.”
Reklam
...büyük yeni düşünceler ancak bir şeye karşı koyarak belirginleşir.
Artık var olmayan bir zamanın ruhunu hissetmenin, kendini eski zamanların insanlarıyla cağdaş kılmanın güçlüğü, neyin bilinmesi gerektiğinden ziyade, artık neyin bilinmemesi gerektiğindedir.
Durkheim, rüyalarımız geçmişte yaşadığımız olaylarla ilgilidir;
Sayfa 21
Çünkü hafızamız bilhassa iki güçten etkilenir, yeniliğin gücünden ve rutinin gücünden... Ama aklımıza rutinin gücüyle kazınmış olan izlenimleri hatırlama biçimimiz, tek bir kez hissedilen derin bir izlenimi akılda tutma biçimimizden bambaşkadır...
Reklam
Anatole France’ın dediği gibi, “artık var olmayan bir zamanın ruhunu hissetmenin, kendini eski zamanların insanlarıyla çağdaş kılmanının güçlüğü, neyin bilinmesi gerektiğinden ziyade, artık neyin bilinmemesi gerektiğindendir. Gerçekten XV.yy’de yaşamak istiyorsak, ne kadar çok şeyi unutmamız gerekir: Bilim, yöntemler, bizi modern yapan tüm kazanımlar! Dünyanın yuvarlak olduğunu, yaldızların kristal bir gök kubbeye asılmış lambalar değil de birer güneş olduğunu, Laplace’ın dünya sistemini unutmamız ve yalnızca Aziz Thomas’nın, Dante’nin ve de bize evrenin yedi günde yaratılışını, krallıkların, Büyük Truva’nın yıkılışından sonra Priamos’un çocukları tarafından kuruluşunu öğreten, Orta Çağ’ın kozmogaflarının ilmine inanmamız gerekir.” Aynı şekilde, çocukken sahip olduğumuz duygusal durumla aynı duygusal içinde bir kitabı yeniden okumak için de ne çok şeyi unutmak gerekecektir!
Sayfa 121Kitabı okudu
Anılar, Erebos’un derinliklerinden, dört bir yandan gelerek yaşayanlar hakkında biraz bilgi edinmek için Odysseus’un kazdığı çukur etrafında toplaşıp kurban kanı içmeye çalışan o ölülere benzerler.
Dışavurumda, bireysel bilinçlerin normal yaşam koşullarına uyarlanması eksikliğini düzenleyen bir boşluk mevcuttur.
Bir toplum, ancak kurumları güçlü olan kolektif inançlara dayanırsa yaşayabilir. Oysa bu inançlar basit bir düşünceden doğamaz. Egemen görüşleri eleştirmek, Artık mevcut duruma yanıt vermediklerini göstermek, suiistimalleri yermek, baskıya ve sömürüye itiraz etmek boşunadır. Toplum, eski inançlarını ancak yenilerini bulduğuna emin olduğunda bırakacaktır.
25 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.