Gidenler benden gitti
Ellerin telaşı ne?
Zaman beni eritti
Yılların telaşı ne?
Sevda bıçaktan keskin
Gönlüme etti baskın
Ağaçlar kıştan küskün
Dalların telaşı ne?
Şu dönen tekerlekler
Beni gurbete ekler
Yağmuru toprak bekler
Sellerin telaşı ne?
Yağan kar elbet erir
Ömür, zamanda çürür
El oynar, mızrap vurur
Tellerin telaşı ne?
Yokta noksan aranılmaz,
Yasa budur var eksilir...
Ne tükenir sırda insan
Ne insanda sır eksilir.
***
Hayat denen şu varlıkta
Söz Yücenin pazarlıkta
Ölürsek bir mezarlıkta,
Üç metrelik yer eksilir.
***
Elden ele renkten renge
Ölüm seldir, can bir yonga
Gidersek bozulmaz denge
Halil’lerden bir eksilir.
Duaya kalkmıştı bir gün
Havada kaldı ellerim.
Kırk kapının halkasını
Boşuna çaldı ellerim.
Eriyen ben miyim yoksa,
Karşı dağların karı mı?
Yılların tozu içinde
Kaybettim ayaklarımı.
Kafamın kapılarını
Düşüncelere kapattım
Gözlerim bendedir, ama
Nurunu bir hiçe sattım.