İki renkli (biri mavimtırak) olmak üzere, karton kapağı ile, sarı saman kağıdı yaprakları süsleyen onca güzel şiiri içinde barındıran bu kitapçığı 1949 yılındaki baskısı ile okudum. Kapak resmi Kemal Taşkın tarafından çizilmiş. Her bir şiirin altında Orhan Cilasın tarafından, şiirlere uyumlanmış kara kalem desen çalışmaları mevcut. Güney matbaacılık ve gazetecilik T.A.O tarafından basılmış.
İçinde hepimizce de malum şiirleri de barındırıyor ki, bunların bir çoğu Türk Sanat Müziğine bestelenerek uyarlanmışlar. Kışlada Bahar: Kara gözlüm efkarlanma gül gayri / İbibikler öter ötmez ordayım diyor. Bin Bir Gece Şiiri : Gurbetten gelmişim yorgunum hancı / Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş demekte...Bu şiirler aynı başlıkla ayrı ayrı şiir kitapları olarak da yayımlanmışlar.
Kütüphanem de kitapların arasına sıkışmış zavallıcık bir kitabı ararken düşüverdi ellerime. koydum şimdi baş ucuma...Şiir bir başka bir dünya be ! dostlar.
Sıkıldıkça siz, teselli rüzgarlarını serin serin savurur üzerinize...Hiç üşenmez, hiç yerinmez. çok sadık dosttur kitaplar ille de şiirler şiirler değerli dostlar...
Bir Yağmur BaşladıBekir Sıtkı Erdoğan · Yüzakı Yayıncılık · 20059 okunma
Gurbetten gelmişim, yorgunum hancı
Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş
Aman karanlığı görmesin gözüm
Beyaz perdeleri, ger yavaş yavaş
Sıla burcu burcu... İlle ocağım
Çoluk çocuk hasretinde kucağım
Sana her şeyimi anlatacağım,
Gurbetten gelmişim, yorgunum hancı
Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş
Sana herşeyimi anlatacağım
Otur baş ucuma, sor yavaş yavaş
Garibim her taraf bana yabancı
Dertliyim çekinme doldur be hancı
İlk önce kımıldar hafif bir sancı
Ayrılık sonradan kor yavaş yavaş
Bende bir resmi var yarısı yırtık
Yıllardır evimin kapısı örtük
Garip bir de sarhoş oldu mu artık
Bütün sırlarını der yavaş yavaş
İşte hancı ben her zaman böyleyim
Öteyi ne sen sor, ne ben söyleyim
Kaldır artık, boş kadehi n'eyleyim
Şu bizim hesabı gör yavaş yavaş
Bekir Sıtkı Erdoğan
youtube.com/watch?v=9Mi8hy4...
Gurbetten gelmişim yorgunum Hancı / Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş / Aman karanlığı görmesin gözüm / Beyaz perdeleri ger yavaş yavaş (Bekir Sıtkı Erdoğan)
Îşte hancı , ben her zaman böyleyim / öteyi ne sen sor ne ben söyleyim / kaldır artık boş kadehi neyleyim / şu bizim hesabı gör yavaş yavaş... (Bekir Sıtkı Erdoğan)
Garibim, her taraf bana yabancı,
Dertliyim; çekinme, doldur be hancı
İlk önce kımıldar hafif bir sancı
Ayrılık sonradan kor yavaş yavaş
BEKİR SITKI ERDOĞAN
Gurbetten gelmişim, yorgunum hancı
Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş
Aman karanlığı görmesin gözüm
Beyaz perdeleri, ger yavaş yavaş
Sıla burcu burcu... İlle ocağım
Çoluk çocuk hasretinde kucağım
Sana her şeyimi anlatacağım,
Otur baş ucuma, sor yavaş yavaş
Bekir Sıtkı Erdoğan
Garibim, her taraf bana yabancı.
Dertliyim, çekinme doldur be hancı.
Önce kımıldar hafif bir sancı
Ayrılık, sonradan kor yavaş yavaş.
Bekir Sıtkı ERDOĞAN
BİZ
Eskiler "ben" demekten edep ederler.
"Adın ne?" demezler, "Adınız ne idi?" diye sorarlar.
"Ders çalışıyor musun?" demezler, "Ders çalışıyor muyuz?" derler.
Gramer yönünden bunun bir açıklaması var mı bilmem.
Bekir Sıtkı Erdoğan, meşhur Hancı şiirinde, "Şu benim hesabı gör yavaş yavaş" der. Serdengeçti, onun Bir Yağmur Başladı isimli ilk şiir kitabını yayımlarken şöyle konuşur: "Üstat, bizde bir kişi bile olsa, şu benim hesabı gör demez, şu bizim hesabı gör der."
Öyle yayımlanır:
İşte hancı ben her zaman böyleyim
Öteyi ne sen sor, ne ben söyleyim
Kaldır artık, boş kadehi neyleyim
Şu bizim hesabı, gör yavaş yavaş.
Rahmet cümlesine...