Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
HARABELERDE BAĞIRA ÇAĞIRA OKUNACAK ŞİİR Bekledi bekledi derin kuyuları Öleceğimi sandım beklemekte
Sayfa 29
159 syf.
·
Puan vermedi
·
63 günde okudu
Mutlu aşk yoktur ama “aşk” daima vardır...
Louis Aragon, eşi Elsa'nın ölümünden sonra bile onun varlığına duyduğu aşkı kendisiyle birlikte yaşatmış. Şiirlerinin ve kalan yaşamının ilham perisini kendisiyle birlikte sonsuzluğa taşımış... Bana geçen ve hayranlığımı kazanan duygusu bu oldu. Çok güçlü buldum ve hissettim. Mutlu Aşk Yoktur eserinde Aragon'un 2. Dünya Savaşında
Mutlu Aşk Yoktur
Mutlu Aşk YokturLouis Aragon · Adam Yayınları · 1999677 okunma
Reklam
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
... Biliyor musun ne zaman gerçek bir öykü olur Aşk Biliyor musun Her nefes faciaya dönüştüğü zaman Günün renkleri bir gülüşün sonucu olduğu zaman Bir hava bir gölgenin gölgesi ortaya atılan bir isim Her şey yandığı ve aslında bilindiği zaman Her şey yandığı Ve söylendiği zaman Her şey yanıyor Ve gök etrafa dağılmış kum tadındayken Aşk ahlâksızlar aşk sizin için Beraber yatmaya varmak demek Varmaya Ya sonra Ha ha bütün aşk bundadır Ya sonra ...
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
Ve en son uyku Bak ne garip En son geceyi düşünüyordum ben sadece Ah her şey bu korkunç anlama geliyor Ben en son anları demek istemiştim En son vedalaşmaları en son nefesi En son bakışı Dehşet dehşet dehşet Yıllar boyunca dehşet Tükürelim dilersen Birlikte sevdiğimize Aşka tükürelim Açık kalmış yataklarımıza Suskunluğumuza ve fısıldaşmalara Yıldızlara olsalar bile Senin gözlerin Güneşe olsa bile Senin dişlerin Sonsuzluğa olsa bile Senin ağzın Ve aşkımıza Olsa bile SENin aşkın Tükürelim dilersen  
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
Aşk ahlâksızlar aşk sizin için Beraber yatmaya varmak demek Varmaya Ya sonra Ha ha bütün aşk bundadır Ya sonra Konuşabiliyoruz ne olduğunu Yıllarca birlikte yatmak Duyuyor musunuz Yıllarca Vebalılarla dolu bir geminin güvertesinde Düşen yelkenler gibi Geçenlerde gördüğüm bir filmde Teker teker Beyaz gül kırmızı gül gibi ölmekte Onca duygulandıran nedir beni Bu son sözcüklerde   Belki son sözcüğü bir sözcük ki İçinde her şey merhametsiz korkunç onarımı olanaksız Ve acı Panter sözcüğü Elektrik sözcüğü Sandalye En son aşk sözcüğü düşünün bir kez Ve son öpücük ve en son Gevşeme
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
“Ayakkabı yürüdü yün halının üzerinde Yeni dönüyorum Sevdi sevdi sevdi ama ne kadar çok bilemezsin Sevdi geçmiş zaman bu Sevdi sevdi sevdi sevdi sevdi Ey kaba güçler Ne kadar da cüretkâr oluyorlar Aşktan bir yeğen öyküsüymüş gibi söz açanlar Yuh be tüm bu dalavereler için Biliyor musun ne zaman gerçek bir öykü olur Aşk Biliyor musun Her nefes faciaya dönüştüğü zaman Günün renkleri bir gülüşün sonucu olduğu zaman Bir hava bir gölgenin gölgesi ortaya atılan bir isim Her şey yandığı ve aslında bilindiği zaman Her şey yandığı Ve söylendiği zaman Her şey yanıyor
Reklam
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
O kadar çok öfke O kadar çok durak bomboş yerlerde Ki orda gizemin ruhu uyanıyordu yine benzer şekilde Kör bir çocuğun çığlığına bir sınır istasyonunda Hatırlıyorum Geçmiş zamanda konuşuyorum Canınız isterse Alay edin sözlerimin sesiyle Sevdi Vardı Geldi Okşadı Bekledi Gözledi gıcırdayan merdivenleri Ey kaba güçler ey hayalet gören bir insanım ben Bekledi bekledi derin kuyuları Öleceğimi sandım beklemekten Sessizlik kalem açıyordu sokaklarda Bu oflayan puflayan taksi başka bir yerde ölmeye gidiyor Bekledi bekledi boğuk sesleri Kapının önünde kapıların dilini Evlerin hıçkırığını bekledi Tanıdık eşyalar alıyordu sırasıyla Bekledi hayaletsel görünümünü bekledi Kaçan mahkûmların Bekledi Bekledi Allah belânı versin
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
Bir aynalar valsi Bir diyalog hiçbir yerde Dinle bu kocaman yöreleri orada rüzgâr Sevdiğimizin üzerine ağlar Birisi bir attır yere dirseğini dayar Öbürü bir bez sallayan ölü öbürü Senin adımlarının izi Boş bir köyü hatırlıyorum Yanmış bir dağın omuzunda Senin omuzunu hatırlıyorum Senin dirseğini hatırlıyorum Senin çamaşırını hatırlıyorum Senin ayak seslerini hatırlıyorum   Atsız bir kenti hatırlıyorum Yanıp tutuşan bakışını hatırlıyorum Boş kalbim bir ölü Mazeppa bir atın Önümde götürdüğü dağdaki o gün gibi Coşku koşuşumu hızlandırdı katledilmiş meşeler arasında Geleceği sezerek kanayan o sırada Mavi kamyonlar üzerinde zayıflarken gün ışığı O kadar çok şey hatırlıyorum O kadar çok akşam O kadar çok oda O kadar çok basamak
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
İkimiz tükürelim ikimiz Sevdiğimizin üzerine Sevdiği üzerine ikimizin Dilersen zira bu ikisi Tam bir vals havasıdır ve tahmin ediyorum Aramızda geçen karanlık ve o eşsiz şeyi Terkedilmiş aynaların diyalogu gibi Emanete alınmış bir yerde belki Foligno Ya da Auvergne yöresi La Bourboule Kimi isimler uzak bir gökgürültüsüyle yüklüdür İster misin tükürelim ikimiz bu büyük yörelere Orada kiralık küçük otomobiller gezinmekte İster misin zira bir şey daha gerekli Bir şey Bizi birleştirsin ister misin tükürelim İkimiz bu bir valstir Bir çeşit rahat ağlayış Tükürelim küçük otomobilleri tükürelim Tükürelim emir böyle
Sayfa 39 - epubKitabı okudu
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
Ne kadar da cüretkâr oluyorlar Aşktan bir yeğen öyküsüymüş gibi söz açanlar Yuh be tüm bu dalavereler için Biliyor musun ne zaman gerçek bir öykü olur Aşk Biliyor musun Her nefes faciaya dönüştüğü zaman Günün renkleri bir gülüşün sonucu olduğu zaman Bir hava bir gölgenin gölgesi ortaya atılan bir isim Her şey yandığı ve aslında bilindiği zaman
Reklam
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
İkimiz tükürelim ikimiz Sevdiğimizin üzerine Sevdiği üzerine ikimizin Dilersen zira bu ikisi Tam bir vals havasıdır ve tahmin ediyorum Aramızda geçen karanlık ve o eşsiz şeyi Terkedilmiş aynaların diyalogu gibi Emanete alınmış bir yerde belki Foligno Ya da Auvergne yöresi La Bourboule Kimi isimler uzak bir gökgürültüsüyle yüklüdür İster
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
aşk biliyor musun her nefes faciaya dönüştüğü zaman günün renkleri bir gülüşün sonucu olduğu zaman bir hava bir gölgenin gölgesi ortaya atılan bir isim her şey yandığı ve aslında bilindiği zaman her şey yandığı ve söylendiği zaman her şey yanıyor
Sayfa 28 - Adam Yayıncılık - Beşinci Basım - Mart 1994 - Çevirenler: Gertrude Durusoy, Ahmet NecdetKitabı okudu
Harabelerde bağıra çağıra okunacak şiir
öleceğimi sandım beklemekten sessizlik kalem açıyordu sokaklarda bu oflayan puflayan taksi başka bir yerde ölmeye gidiyor bekledi bekledi boğuk sesleri kapının önünde kapıların dilini evlerin hıçkırığını bekledi tanıdık eşyalar alıyordu sırasıyla bekledi hayaletsel görünümünü bekledi kaçan mahkûmların bekledi bekledi allah belânı versin! bir ışıklar zindanından ve birdenbire hayır aptal hayır budala! ayakkabı yürüdü yün halının üzerinde yeni dönüyorum sevdi sevdi sevdi ama ne kadar çok bilemezsin sevdi geçmiş zaman bu sevdi, sevdi sevdi, sevdi, sevdi..
Sayfa 27 - Adam Yayıncılık - Beşinci Basım - Mart 1994 - Çevirenler: Gertrude Durusoy, Ahmet NecdetKitabı okudu
23 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.