Dinle de yıldızları şu hutbe-i şirinine
Name-i nurîn-i hikmet, bak ne takrir eylemiş.
Hep beraber nutka gelmiş, hak lisanıyla derler:
"Bir Kadîr-i Zülcelal'in haşmet-i sultanına
Birer bürhan-ı nur-efşanız vücud-u Sâni'a
Hem vahdete hem kudrete şahitleriz biz.
Şu zeminin yüzünü yaldızlayan
Nâzenin mu'cizatı çün melek seyranına.
Bu semanın arza bakan, cennete dikkat eden
Binler müdakkik gözleriz biz.
Sözler
“Bir kere huzura erdi mi akıl, doğal olarak genişler. Ve gece karanlığındaki gökyüzü kadar geniş ve hudutsuz hale gelir.
Sakin olan zihne tüm evren teslim olur.”
Onun için kalp gözü ağladı ve ağlayıcı katreleri döktü. Kalp gözü ağladığı gibi döktüğü her bir damlası da o kadar hazîndir, ağlattırıyor. Güya kendisi de ağlıyor. O damlalar, gelecek Farisî fıkralardır.
Sözler