İnsanüstü bir çabayla kişisel isteklerimi hayali düzenin ellerinden kurtarsam
bile, ben sadece bir kişiyim. Hayali düzeni değiştirmek için milyonlarca
yabancıyı benimle işbirliği yapmaya ikna etmem gerekir. Zira
hayali düzen, kendi hayal gücümde yaşattığım öznel bir düzen değil, insanlar
arasında yaşayan, binlerce veya milyonlarcasının
Hayali bir düzen her zaman çökme ihtimaliyle karşı karşıyadır, çünkü varlığı mitlere bağlıdır ve mitler insanlar onlara inanmayı bıraktığı anda çökerler.
Evrim eşitlik değil farklılık üzerine kuruludur. Her insan diğerlerinden az da olsa farklı bir genetik kod taşır ve doğumundan itibaren farklı çevresel etkilere maruz kalır. Bu durum, insanların hayatta kalmaya farklı şekilde etki eden farklı özellikler geliştirmelerini sağlar.
Eğer uygun içgüdüler yoksa insanlar kitleler halinde işbirliği ağlarını nasıl oluşturuyorlar? Cevap kısaca şudur: insanlar hayali düzen yaratıp, yazıyı icat ettiler ve bu ikisi, biyolojik mirasımızın boş bıraktığı yerleri doldurdu. Bu ağların sürmesini sağlayan hayali düzenler ne doğaldı ne de adildi ve insanları yapay olarak yaratılmış gruplara bölerek hiyerarşiyi oluşturdular. Üstte yer alanlar gücü elinde tutarak ayrıcalıklardan yararlanırken, alttaki gruplar ayrımcılığa ve baskıya maruz kaldı.
Hayali düzen dışında bir yol mümkün değil. Etrafımızdaki hapishane duvarlarını yıkıp özgürlüğe koştuğumuzda aslında daha büyük bir hapishanenin geniş bahçesine doğru koşuyoruz.
Doğal düzen, istikrarlı düzendir. İnsanlar yarından itibaren varlığına inanmaya bıraksalar bile, yerçekiminin ortadan kalkma ihtimali yoktur. Buna karşın, hayali bir düzen her zaman çökme ihtimaliyle karşı karşıyadır, çünkü varlığı mitlere bağlıdır ve mitler insanlar onlara inanmayı bıraktığı anda çökerler. Hayali bir düzeni korumak, sürekli ve büyük bir çaba gerektirir. Bu çabaların bazıları şiddet ve zorlama biçimindedir. Ordular, polis kuvvetleri ve hapishaneler insanların hayali düzene uygun davranmasını sağlamak için çalışırlar. Eğer bir Babilli komşusunun gözünü çıkarırsa, "kısasa kısas" kanunu uygulamak için bir miktar şiddet gerekli oluyordu. 1860'da çoğu Amerikan vatandaşlarının çoğu Afrikalı kölelerin de insan olduklarını ve dolayısıyla özgürlük hakkından faydalanmaları gerektiğini düşündüğünde, Güney eyaletlerini ikna etmeleri bir iç savaşa mal olmuştu.
İnsanların en kişisel istekleri sandıkları bile genelde hayali düzen tarafından programlanmıştır. Gayet popüler bir istek olan yurt dışında tatil yapma isteğini ele alalım. Bu istek hiç de anlaşılır ve doğal değildir. Bir şempanze alfa erkeği asla gücünü komşu bir şempanzenin grubunun arazisine tatile gitmek için kullanmaz. Eski Mısır seçkinleri piramitler yapmak ve cesetlerini mumyalatmak için servetler harcadılar, ama hiçbiri Babil'e alışveriş yapmaya veya Fenike'ye kayak tatiline gitmeyi düşünmediler. Bugün insanlar yurt dışına gitmek için ciddi miktarda para harcıyor, çünkü hepsi romantik tüketicilik akımının gerçek insanları.
Hayali düzen dışında bir yol mümkün değil. Etrafımızdaki hapishane duvarlarını yıkıp özgürlüğe koştuğumuzda aslında daha büyük bir hapishanenin geniş bahçesine doğru koşuyoruz.
HAN DUVARLARI
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
İlk sevgiye benzeyen ilk acı, ilk ayrılık!